Matarajin: Engellerin, Hastalıkların, Sanatların ve Kaderin Tanrısı

Matarajin (摩多羅神) veya Madarajin (摩怛哩神), Japon Budizminin Tendai okulunda son derece saygı duyulan bir Budist tanrısıdır. Başlangıçta saf topraklarda yeniden doğuşu engelleyen öfkeli bir tanrı ve dolayısıyla bir “engellerin tanrısı” olarak kabul edilirken, zamanla Tendai doktrininin savunucularının koruyucusu olarak da görülmeye başlandı ve iblisleri, özellikle de tengu’yu ve salgın hastalıkları savuşturma yeteneğine sahipti.

Aynı zamanda gösteri sanatlarının (örneğin noh ve sarugaku) koruyucusu ve astral kader tanrısı rolleri de dahil olmak üzere başka roller de üstlendi. Ayrıca Mahakala, Shinra Myōjin ve Susanoo gibi çok sayıda başka figürle de özdeşleştirildi ve bunun sonucunda onların bazı özelliklerini kazandı. Aynı zamanda Amida Buddha’nın öfkeli yönü olarak da tanımlanabilir.

image 2 32
Matarajin: Engellerin, Hastalıkların, Sanatların ve Kaderin Tanrısı 21

İkonografisine ilişkin birçok gelenek belgelenmiştir. Başlangıçta çok kollu ve çok başlı bir tanrı olarak tasvir edilmişti, ancak zamanla Japon aristokrat gibi giyinmiş, gülümseyen yaşlı bir adam olarak tasvir edilmeye başlandı. Ayrıca sembolik olarak okina maskesiyle de temsil edilebilir.

Matarajin’e dair somut kanıt bulmak zor. Tapınaklar, türbeler veya ona adanmış mandalalar neredeyse yok denecek kadar az. Yine de bazı tarihçiler, Hiei Dağı’ndaki görkemli Enryaku-ji gibi önemli Tendai tapınaklarında saygı duyulduğuna inanıyor.

Hatta gizemli Genshi Kimyōdan ayinlerinin de merkezinde yer aldığı rivayet ediliyor. Ancak Edo döneminde Tendai öğretilerinde yapılan reform girişimleri Matarajin ibadetini olumsuz etkiledi. Popülaritesi azalsa da Kōryū-ji tapınağının ünlü “öküz festivalinde” hâlâ kendisine yer veriliyor. Mōtsū-ji’de ise onu temsil eden gizli bir heykelin varlığı söylentileri dolasa da heykelin kendisini sadece otuz üç yılda bir görebilmek mümkünmüş!

Matarajin’in kökenleri

Matarajin’in kökenleri, yüzyıllardır bilim insanlarının merakını uyandıran bir gizem. Hayaşi Razan (1583-1657) gibi isimler, onu Konpira ve Miwa Dağı’yla bağlantılı tanrıların birleşimi olarak yorumlarken, Edo dönemi Tendai rahibi Kakujin 1738’de “Matarajin Üzerine Kişisel Düşünceler” adlı eserinde bu tanrının Hindistan, Çin veya Japonya’dan mı geldiğini sorguluyordu.

800px Statue of shinra myojin%2C Mii dera
Matarajin: Engellerin, Hastalıkların, Sanatların ve Kaderin Tanrısı 22

Sanat tarihçisi Kageyama Haruki ise 1954’te Matarajin’in Çin’de ortaya çıktığını ve Budist rahipler tarafından Japonya’ya taşındığını savundu. Başlangıçta ezoterik Budist mandalalarında Taishan Fujun ve Mahakala’nın birleşimiyle oluşmuş olabileceğini de öne sürdü.

Günümüzde Matarajin’in isminin Sanskritçe “mātṛkā”nın Japonca transkripsiyonları olan “mata” ve “matara” kelimelerinden türediği düşünülüyor. Tarihi Japon Budizmi’nde bu terimler, vebayla ilişkilendirilen tanrılara atıfta bulunuyordu. Aynı zamanda tengu veya tilkilerin tezahür ettiği yerler olduğuna inanılan taşlar veya tümülüsler için de bir isim olabilirdi.

Bernard Faure, Matarajin adının başlangıçta Enmaten mandalasından bilinen “Yedi Anneler” topluluğuna veya onları yöneten tanrılara (Mahakala, Yama ve Vinayaka) atıfta bulunduğunu savunuyor. Fakat kendisi de bu varlıkların ilk başta “tam olarak tanımlanmadığını” vurguluyor. Hasuike Toshitaka ise Matarajin’i etimolojik olarak Zerdüşt Mithra’sına bağlamaya çalıştıysa da bu öneri pek ilgi görmedi.

Matarajin’in kökeni ve mahiyeti hala tam olarak anlaşılamamış olsa da, Japon Budizmi’nde önemli bir yere sahip olduğu ve yüzyıllar boyunca farklı yorumlara ve tasvirlere ilham kaynağı olduğu kesin.

Matarajin’in Japonya’ya Gelişi

Keiran shūyōshū (1311-1347) adlı eserde, Matarajin’in Japonya’daki saygının kökenini anlatan büyüleyici bir hikaye yer alır.

Büyük usta Jikaku (Ennin), Çin’den sesli Nenbutsu ritüelini getirdikten sonra gemisi boş gökyüzünde süzülürken, ona hitap eden gizemli bir ses duydu: “Benim adım Matarajin ve ben engellerin tanrısıyım. Bana ibadet etmeyenler yeniden doğuşa kavuşamayacaklar.” Bu ilahi buyruk üzerine Matarajin, Sürekli Yürüyen Samadhi Salonu’nda (Jōgyōzanmai-dō) kutsal bir yer edindi.

1280px CowFesta
Matarajin: Engellerin, Hastalıkların, Sanatların ve Kaderin Tanrısı 23

Sujung Kim’e göre bu hikaye, büyük olasılıkla Enchin’in Shinra Myōjin (新羅明神) veya Konjaku Monogatarishū (今昔物語集), Kokon Chomonjū (古今著聞集) ve Taiheiki (太平記) gibi eserlerde de yer alan başka tanrılarla karşılaşmasıyla ilgili daha eski bir hikayeden esinlenmiştir.

Bazı rivayetlerde ise Matarajin’le ilk karşılaşan kişinin Ennin’in ustası Saichō olduğu ve olayın Çin’deki Tiantai Dağı’ndaki Qinglongsi veya Hiei Dağı’nda gerçekleştiği belirtilir.

Matarajin’in Japonya’ya gelişiyle ilgili bu efsanevi hikaye, Budizmin bu topraklarda nasıl kök saldığını ve farklı inanç sistemleri ile nasıl etkileşime girdiğini anlatan birçok hikayeden sadece biridir. Bu hikayeler, zamanın ruhuna dair ipuçları sunarak Japon kültürünün zengin dokusuna katkıda bulunurlar.

Matarajin’in Gizemli Doğası

Matarajin, tasvirleri ve özellikleri bakımından oldukça renkli bir figür. Kimi inanışlarda yaban bir savaşçı olan yasha’ya, kimi zamanlarda ise dağlarda yaşayan tengu’ya veya aldatıcı tilki ruhuna benzetilmiş. Modern bilimciler ise onu, Bernard Faure’un “başka biçimli tanrılar” olarak çevirdiği ijin (異神) sınıfına dahil ediyor. Sujung Kim ise bu tanımı “eksantrik tanrılar” şeklinde aktarıyor.

Bu terim, ilk olarak Yamamoto Hiroko tarafından ortaya atıldı. Ortaçağ Japonya’sında, geleneksel kami, Budist buda ve bodhisattva’ların dışında tapınılan, sınıflandırılması zor figürleri tanımlamak için kullanılıyor. Ezoterik Budizm’de bu tür tanrılara saygı yaygın olsa da, zamanla hem Budist hem de Şinto inançlarında daha ortodoks akımların güçlenmesiyle birlikte popülerlikleri azaldı. Matarajin de bu azalan ilgi gören tanrılardan biri oldu.

Matarajin’in Gizemli Bağlantıları

Matarajin, yüzyıllar boyunca farklı figürlerle özdeşleştirilerek gizemli bir kimlik kazanmıştır. En bilinen bağlantısı Mahakala iledir. Bu özdeşleşme, isimlerinin benzerliğinden doğmuş olabilir. Hindu tanrılarının İpucu Budizmi ve Doğu Asya Budizmi’nde yeni kimlikler edinmesi yaygın bir olgudur.

Hiei Dağı’ndaki Doğu Pagodası yakınında tapınılan Ina Tenjin (移那天神) adlı tanrının da Matarajin ve Mahakala’nın tezahürü olduğu düşünülmüştür. Tendai keşişi Kōshū’nun (12761350) eserlerine göre Matarajin ya Mahakala’nın kendisi ya da ona eşlik eden şeytani dakinilerden biri olarak görülüyordu. Hatta ciğer yediğine dair inançlar da vardı.

1280px Kamakura 003 hg
Matarajin: Engellerin, Hastalıkların, Sanatların ve Kaderin Tanrısı 24

Bu inanç, diğer dakiniler hakkındaki benzer inançlarda olduğu gibi, ağır karmadan olumsuz etkilenenlerin saf topraklara daha hızlı ulaşmalarını sağlamaya yönelik bir ritüelin parçası olarak yorumlanıyordu. Bu gelenek, Çin keşişi Yi Xing’in 725’teki Mahavairocana Sutra’sına yaptığı yorumdan bilinen dakinis tanımına dayanıyordu.

Dakiniten ve Matarajin’in birbirleriyle ilişkilendirildiği de bilinmektedir. Bu birleşik form, Shingon’da Tendai’den daha yaygındı. Tendai’de ise bu ikili yalnızca Kurodani koluyla bağlantılıydı. 1361 tarihli bir metinde Matarajin, Dakiniten ile birlikte dilekleri yerine getiren bir tanrı olarak tanımlanır.

Enryaku-ji’nin ana salonunun yakınında bulunan ve beyaz tilkiye benzediği söylenen bir taş, Dakiniten ile ilişkilendirilmesine rağmen çeşitli belgelerde Matara Tenjin olarak anılıyor. Edo dönemi çalışması “Inari Tapınağı Üzerine Düşünceler” (稲荷神社考, Inari jinja kō), Izuna Gongen, Yashajin ve Fuku daijin’in yanı sıra tilki ruhlarına verilebilecek isimler arasında hem Matarajin hem de Dakiniten’i listeler. Bu eser, “Matarajin ve vahşi tilkilerin gerçek formunun üç yüzlü ve altı silahlı bir tanrı olduğunu” da belirtir.

Matarajin’in bu karmaşık ve değişken kimliği, Japon Budizmi’ndeki farklı inanç akımlarının ve tanrısal figürlere bakış açılarının bir yansımasıdır. Bu gizemli tanrı, yüzyıllar boyunca değişen yorumlara ve tasvirlere ilham kaynağı olmaya devam etmektedir.

Matarajin’in gizemli kimliği, onu sadece Tendai panteonunun diğer tanrılarıyla değil, Japonya’daki diğer inanç sistemleriyle de ilişkilendiren karmaşık bir ağ örer. Bu bağlantılardan en dikkat çekenleri Shinra Myōjin ve Sekizan Myōjin ile olan ilişkileridir.

Shinra Myōjin ve Sekizan Myōjin, başlangıçta Tendai’nin iki rakip şubesinin koruyucuları olarak kabul edilirdi. Shinra Myōjin, Jimon geleneğiyle ilişkilendirilirken, Sekizan Myōjin Sanmon geleneğine bağlıydı. İlki Mii-dera’ya, ikincisi ise Hiei Dağı’na odaklanıyordu. Farklı kökenlerine rağmen, bu iki tanrı Matarajin ile nitelik alışverişine girerek karakterlerini ve tasvirlerini etkilemişlerdir.

Amenominakanushi japon mitolojisi
Amenominakanushi japon mitolojisi

Matarajin, myōjin (明神; “parlak tanrı”) unvanını hiçbir zaman almasa da, Shinra Myōjin ile olan ilişkisi sayesinde Taizan Fukun ile de bir bağlantı kurmuştur. Taizan Fukun, kökeninde Budist Enma ile karşılaştırılabilecek bir Taoist figür olmasına rağmen, kader tanrısı olarak onunla birleştirildi. Bu bağlantının sebebi, Sekizan Myōjin’in adının Chishan (Shandong’daki Sekizan) adlı bir dağdan türetilmesi olabilir. Bu da, her iki tanrının da benzer karakterdeki Çin dağ tanrıları olarak algılanmasına yol açmış olabilir.

Matarajin’in bu karmaşık ve değişken kimliği, Japon Budizmi’ndeki farklı inanç akımlarının ve tanrısal figürlere bakış açılarının bir yansımasıdır. Bu gizemli tanrı, yüzyıllar boyunca değişen yorumlara ve tasvirlere ilham kaynağı olmaya devam etmektedir.

Matarajin’in bu karmaşık ağları, Japonya’daki farklı inanç sistemleri arasındaki etkileşimi ve Budizmin Doğu Asya’daki yayılışını anlamak için önemli bir kaynak sunmaktadır.

Susanoo ve Gozu Tennō ile Bağlantılar

Matarajin’in gizemli kimliği, onu sadece Tendai panteonunun diğer tanrılarıyla değil, Japonya’daki diğer inanç sistemleriyle de ilişkilendiren karmaşık bir ağ örer. Bu bağlantılardan en dikkat çekenleri Shinra Myōjin ve Sekizan Myōjin ile olan ilişkileridir.

Ancak Matarajin’in kökenlerini ve kimliğini anlamaya çalışanlar için bir başka önemli bağlantı da Susanoo ile olan ilişkisidir. Bu bağlantı, muhtemelen Susanoo ve Shinra Myōjin arasındaki benzerliklerden doğmuş olabilir.

Susanoo-no-Mikoto japon mitolojisi
Susanoo-no-Mikoto japon mitolojisi

Gakuen-ji’den bir metinde ve ayrıca Hiei Dağı’ndaki Sanmon geleneğinin taraftarları ve Hinomisaki’den derlenen kaynaklarda, Susanoo’nun öldükten sonra Matarajin adı altında tapınılmaya başlandığı belgelenmiştir. Hinomisaki, Izumo-taisha’nın bir şube tapınağıdır.

Ek olarak, Muromachi dönemine tarihlenen Jimon denki horoku, “Susanoo’nun pek çok izi olduğunu belirtmektedir; bunlar arasında Hindistan’da Matarajin ve Gozu Tennō, Çin’de Song Dağı tanrısı ve büyük Silla tanrısı (Shinra Taijin) Japonya’da”.

Sange yōryakki “Matarajin olarak da adlandırılan Susanoo’nun”, bu tanrıya dua etmesi nedeniyle Saichō’nun Çin’e yaptığı yolculuktan güvenli bir şekilde dönmesini sağladığını açıklıyor.

Nihon Shoki kikigaki’de, Nihon Shoki üzerine bir yorumda, Yoshida Kanemigi Matarajin’i listeledi, ancak aynı zamanda Shinra Myōjin, Banko, Yama ve Kōjin’i de Susanoo ile tanımlanan figürler olarak listeledi.

Matarajin ve Kōjin de birbirleriyle özdeşleştirilebilir, örneğin engellere neden olan tanrılar olarak. Kōjin saimon’da, adını taşıyan tanrının “temelde var olan, aynı zamanda doğan Matarajin” olduğu söylenir.

Susanoo ile olan bağlantısının bir uzantısı olarak Matarajin, salgın tanrısı Gozu Tennō ile de benzer bir bağlantı geliştirdi. İkisinin birleştirilmesine ek olarak, Susanoo’ya odaklanan mit döngüsünün yeniden yorumlanmasından birinde, Matarajin ve komutasındaki bir iblis sürüsü, Amaterasu’ya saldırdığında ona yardım eder.

Matarajin ve Susanoo arasındaki bu bağlantı, Japon mitolojisinde tanrıların ve tanrıçaların karmaşık ve değişken doğasını gösterir. Bu figürlerin kimlikleri ve anlamları, yüzyıllar boyunca değişen yorumlara ve tasvirlere tabidir. Matarajin’in Susanoo ile olan ilişkisi, Japonya’daki farklı inanç sistemleri arasındaki etkileşimi ve Budizmin Doğu Asya’daki yayılışını anlamak için önemli bir kaynak sunmaktadır.

Okina, Amida Buddha ve Mañjuśrī ile Bağlantılar

Matarajin’in gizemli kimliği, onu sadece Tendai panteonunun diğer tanrılarıyla değil, Japonya’daki diğer inanç sistemleriyle de ilişkilendiren karmaşık bir ağ örer. Bu bağlantılardan en dikkat çekenleri Shinra Myōjin, Sekizan Myōjin ve Susanoo ile olan ilişkileridir.

Ancak Matarajin’in kimliğini anlamaya çalışanlar için bir başka önemli bağlantı da Okina figürü ile olan ilişkisidir. Muromachi döneminde Matarajin, sarugaku ve hayır performanslarından kaynaklanan bir figür olan Okina ile birleştirildi. Okina kelimesi yaşlı adam anlamına gelir, ancak bu gösteri sanatları bağlamında belirli bir maskeyi, oyunu ve tanrıyı ifade eder.

Amaterasu japon mitolojisi
Amaterasu japon mitolojisi

Okina, Shukujin ile de özdeşleştirilebilir. Shukujin, Konparu Zenchiku’nun Meishuku shū (明宿集) adlı çalışmasında belirttiği gibi, bir kategoriden ziyade tekil bir tanrı olarak anlaşılan bir figürdür. Zenchiku, çeşitli shukujinler arasında karmaşık bir bağlantı ağı tasavvur etmiş ve bunları tek bir figürün tezahürleri olarak görmüştür. Zenchiku’nun çalışması doğrudan Matarajin’den bahsetmese de, bazen sarugaku’nun kökeni hakkında alıntı yapılan bir hikayede ona dolaylı olarak atıfta bulunulabileceği varsayılmıştır.

Matarajin’in sadece Okina ile değil, aynı zamanda Amida Buddha’nın “tekerleklere hükmeden bedeni” (教令輪身, kyōryōrinshin) ile de bir bağlantısı olduğu düşünülmektedir. Bu terim, ezoterik Budizm terminolojisinde bir Buda’nın öfkeli yönünü ifade eder. Bu fikir, Matarajin’in Sürekli Yürüyen Samadhi Salonu’nda kutsal bir figür olarak kabul edilmesi ve Amida Buddha’nın tekerleklere hükmeden bedeninin bu salonun ibadetinin merkezi nesnesi olmasıyla bağlantılı olabilir.

Matarajin’in Mañjuśrī ile de bağlantısı olduğu düşünülmektedir. Shingon Ritsu’nun kurucusu Eison’a göre Matarajin, Mañjuśrī’nin yüzüne sahipti. Eison’un öğretilerinden etkilenen daha sonraki gelenekte, iki tanrı doğrudan birbirleriyle özdeşleştirilebilirdi. Matarajin ve Mañjuśrī arasındaki bağın bir uzantısı olarak okina maskesi, Kamakura döneminin ortasından itibaren ikincisinin sembolü olarak hizmet edebilir.

Matarajin’in Okina, Amida Buddha ve Mañjuśrī ile olan bu bağlantıları, onu Japonya’daki farklı inanç sistemleri arasındaki etkileşimi ve Budizmin Doğu Asya’daki yayılışını anlamak için önemli bir kaynak sunmaktadır. Bu gizemli tanrının kimliği ve anlamı, yüzyıllar boyunca değişen yorumlara ve tasvirlere tabidir.

daha fazla içerik

Ryujin

Ryujin (namıdiğer Ryu-o) ejder kralı, deniz tanrısı ve Japon mitolojisindeki yılanların ustasıdır. Sihirli mücevherleriyle, gelgitlerden sorumludur, hem denizin bereketini hem de tehlikesini temsil eder...
Japon Mitolojisi
6
minutes
Oyamakui no Kami japon mitolojisi

Oyamakui no Kami: Japon Dağlarının Kutsal Koruyucusu

Japonya'nın mistik dağları ve ormanları, sayısız kutsal varlık ve tanrıya ev sahipliği yapar. Bu kutsal varlıklardan biri olan Oyamakui no Kami, Japon mitolojisinde önemli...
Japon Mitolojisi
6
minutes
Paantu japon mitolojisi

Paantu: Okinawa’nın Korkutucu ve Kutsal Ruhları

Japonya'nın güneyinde yer alan Okinawa Adası, eşsiz kültürü ve gelenekleriyle dikkat çeker. Bu adanın mitolojik dünyasında, Paantu olarak bilinen ilginç ve korkutucu ruhlar önemli...
Japon Mitolojisi
4
minutes
Raijū japon mitolojisi

Raijū: Japon Fırtına Tanrısının Yıldırım Canavarı

Raijū, Japon mitolojisinin ilginç ve gizemli figürlerinden biridir. Bu yaratık, fırtına tanrısı Raijin'in bir yoldaşı olarak bilinir ve genellikle yıldırım, gök gürültüsü ve fırtınalarla...
Japon Mitolojisi
7
minutes
Mars roma mitolojisi

Mars: Roma Mitolojisinde Savaşın Efendisi ve Cesaretin Sembolü

Mars, Roma mitolojisinde savaşın efendisi ve cesaretin sembolüdür. Bu heybetli tanrı, Romalılar için savaşın özünü temsil ederken aynı zamanda birçok farklı yönüyle de anılır....
Roma Mitolojisi
14
minutes
Kurgan ve Höyük

Kurgan ve Höyük: Türk ve Altay Kültüründe Kutsal Mezarlar

Kurgan: Antik Türk Mezar YapılarıEski Türk geleneklerinde kurganlar, kutsal mezarlar ve türbeler olarak kabul edilir. Genellikle yığma tepeler veya höyükler şeklinde inşa edilirler. Kurganlar,...
Kültür ve Sanat
9
minutes