Evrenin Yaratılışı
Evrenin Doğuşu
Binlerce yıl öncesine dayanan Türk ve Altay mitolojisi, evrenin nasıl var olduğuna dair birçok hikaye barındırır. Bu mitler, evrenin doğuşunu farklı perspektiflerden ele alır ve çeşitli sembolizmlerle işlenmiştir. Örneğin, bazı mitlerde evren, bir yumurtanın içinden çıkan bir kuş gibi tasvir edilirken, diğerlerinde ise devasa bir su kütlesi üzerinde yüzen bir yaratık olarak betimlenir. Bu mitler, insanların evrenin sırlarını anlamak için kullandıkları arketipik hikayelerdir.
Evrenin doğuşuna dair bir başka önemli tema ise tanrısal yaratım hikayeleridir. Bu hikayelerde, gökyüzü tanrıları, yer tanrıçaları ve diğer ilahi varlıklar, evreni oluşturmak için bir araya gelirler. Örneğin, bazı mitlerde gökyüzü tanrısı, gökyüzünü yükselterek evreni yaratırken, yer tanrıçası da yerin derinliklerine kök salarak onu destekler. Bu mitler, evrenin karmaşıklığını ve işleyişini insanların anlayabileceği sembollerle anlatır.
Evren – Kainat. Düzenli ve uyumlu bir bütün oluşturan, bildiğimiz varlık âlemindeki tüm her şeyin bütünü. Türk Dünya ve Uzay anlayışında Evren iki katlıdır: Yer ve Gök. Yer dişiliği, Gök erkekliği simgeler. Başka bir sınıflandırmada ise üç katlıdır.
Ancak aslında ikili sınıflandırmanın biraz genişletilmiş bir hali olup (çünkü Yeraltı aslında Yerin bir parçasıdır) bu üç katlı anlayış dünyevi olmaktan ziyade öteki âlemi içerir. Cehennem yeraltında, Cennet gökyüzündedir. Bu sınıflandırmanın merkezinde insanın yaşadığı Dünya vardır. Buna göre aşağıya ve yukarıya doğru birer katman eklenir (Yeraltı ve Yerüstü). Bu katmanlar da alt ve üst katlara bölünür kendi içinde.
Evrenin Unsurları
Yer ve Gök Türk kültüründe ayrılmaz bir bütündür. Katmanlar her ne kadar yarı soyut olsa da, gerçekliğe uygun, maddi ve somut bir anlayış içerisinde mekânsal bir yaklaşımla açıklanır. Bir başka görüşe göre ise Türk kültüründe evren aslında dört katlıdır ve ikili anlayışın biraz genişletilmiş biçimidir.
Bu görüşe göre Gök-Kalığ ifadesindeki Gök uzayı, Kalığ ise havayı (atmosferi) anlatır. Gerçekten de Kalı (Kalığ / Kalık) kelimesi hava demektir. (“Kalı” sözcüğün günümüz söyleyişine uyarlanışı “kalık” biçimindedir. “Havaya kalkmak” sözündeki “kalk” da bu köktendir.) Böylece Yer: Yeryüzü ve Yeraltı olarak iki katlıdır. Aynı şekilde Gök: Kalığ ve Uzay olarak iki katlıdır. Macarlarda da üç katlı evren anlayışı aynen korunmuştur ve küçük ayrıntılar dışında Türk kültüründeki ile aynı özelliklere sahiptir.
Evren sözcüğünün aynı zamanda ejderha mânasına gelmesi ise çeşitli anlamsal içerikleri doğru algılamayı gerektirir. Örneğin sürüngenlerin evrilerek, yumurtadan çıkarak gelişmesi ile evrenin değişkenliği ortak çağrışımlara sahiptir. Evren sözcüğü büyüklük ve anlaşılmazlık açısından da hem kâinat hem de ejderha için ortak içerikleri taşımaktadır. Bu nedenle ejderha aslında kâinatın bir sembolüdür demek yanlış olmayacaktır.
- Yer Üstü: Gökyüzünü, uzayı ve algının ötesindeki üst âlemleri kapsar. Yukarı Yertinç olarak da adlandırılır. 9 veya 19 katlı olarak düşünülür. Uçmağ (Cennet) göktedir. İyicil (Aydınlık) Tanrılar Gökte yaşarlar. (İslam ile birlikte 7 katlı olarak anlaşılmaya başlanmıştır.) Gökyüzü yaratıcılığı simgeler. (Üst Tilekey veya Çağa Çiri/Yeri de denir.)
- Yer: Üzerinde yaşadığımız yeryüzüdür. Dünya’ya (bir gezegen olarak ele alındığında)
- Yertinç denilir. Tek katlıdır. Denizler bu katmana dâhildir. (Orta Tilekey de denir.)
- Yer Altı: Dünyanın alt katmanlarını içerir. Aşağı Yertinç de denir. Yeraltını, çağlar öncesinden kendiliğinden oluşan mağaralar ile algı sınırının erişemediği soyut alt âlemler buradadır. Kötücül (Karanlık) Tanrılar yeraltındadırlar. 9 katlı olarak anlaşılır. Tamağ (Cehennem) buradadır. Yer altı ölümü ve yokluğu temsil eder. (Alt Tilekey veya Ayna Çiri/Yeri de denir.)
Gökyüzü
Türk ve Altay kültürlerinde gökyüzü, evrenin en önemli unsurlarından biridir. Gökyüzü, genellikle tanrıların ve ruhların yaşadığı bir yer olarak kabul edilir. Aynı zamanda, gökyüzü yıldızlar, güneş ve ay gibi astronomik cisimlerin ev sahipliği yaptığı bir alandır. Türk ve Altay inançlarına göre, gökyüzünde yaşayan tanrılar, insanların dualarını duyarlar ve dünyaya bereket getirirler. Bu nedenle, gökyüzü, insanların hayatında derin bir manevi öneme sahiptir.
Yer
Yer, Türk ve Altay kültürlerinde evrenin diğer önemli bir unsuru olarak kabul edilir. Yer, yaşamın kaynağı ve insanların kökeni olarak görülür. Ayrıca, yerin derinliklerinde yaşayan ruhlar ve varlıklar olduğuna inanılır. Bu nedenle, yer kutsal bir varlık olarak kabul edilir ve insanlar, toprağa saygı göstererek onunla uyum içinde yaşamaya çalışırlar. Türk ve Altay mitolojisinde, yerin yaratılışı genellikle bir anaerkil figürle ilişkilendirilir ve doğurganlık ile bağlantılıdır.
Su
Su, Türk ve Altay kültürlerinde hayatın kaynağı olarak kabul edilir. Nehirler, göller ve kaynaklar, suyun insanların ve doğanın yaşamında merkezi bir role sahip olduğu yerlerdir. Su aynı zamanda arınma ve yenilenme simgesi olarak da görülür. Birçok ritüel ve törende, suyun önemi vurgulanır ve insanlar suya olan bağlılıklarını ifade ederler. Su ayrıca, evrenin dengesini koruyan bir unsurdur ve tüm varlıklar için hayati öneme sahiptir.
Ateş
Ateş, Türk ve Altay kültürlerinde hem fiziksel hem de manevi bir varlık olarak kabul edilir. Fiziksel olarak, ateş, insanların ısınması, pişirme ve aydınlanma için kullandığı bir araçtır. Manevi olarak ise, ateş, tanrısal bir varlık olarak görülür ve duaların tanrılara iletilmesinde aracı olarak kullanılır. Ayrıca, ateşin ruhsal arınma ve dönüşüm gücü olduğuna inanılır. Türk ve Altay mitolojisinde ateş, tanrıların armağanı olarak kabul edilir ve ona saygı gösterilir.
Evrenin İşleyişi
Denge ve Uyum
Evrenin işleyişi, Türk ve Altay kültürlerinde dengenin ve uyumun önemine dayanır. Evrende bulunan unsurlar arasındaki denge, yaşamın devamı için kritiktir. Gökyüzü ile yer, su ile ateş arasındaki denge, evrenin harmonisi olarak kabul edilir. Bu dengeyi sağlamak için insanlar çeşitli ritüeller ve törenler düzenlerler. Örneğin, doğa olaylarına uyumlu yaşamak, evrenin dengesini korumak için önemli bir adımdır.
Dönüşüm ve Döngü
Türk ve Altay kültürlerinde, evrenin sürekli bir dönüşüm ve döngü içinde olduğuna inanılır. Mevsimlerin dönüşümü, günün ve gecenin döngüsü, doğanın sürekli bir yenilenme süreci olarak kabul edilir. İnsanlar, bu döngüye uyum sağlayarak evrenin ritmine katılırlar. Ayrıca, ruhsal olarak da bir dönüşüm sürecinden geçmek, evrenin enerjisini hissetmek ve onunla bütünleşmek anlamına gelir.
Evrenin Rolü
İnsan Hayatında Evrenin Önemi
Evrenin rolü, Türk ve Altay kültürlerinde insan hayatında merkezi bir yer tutar. İnsanlar, evrenle birlikte var olduklarını ve onun bir parçası olduklarını kabul ederler. Bu nedenle, evrene saygı göstermek ve onunla uyum içinde yaşamak önemlidir. Evrenin gücünü anlamak, insanların hayatlarını daha anlamlı ve dengeli hale getirir.
Doğa ve İnsan İlişkisi
Doğa ile insan ilişkisi, Türk ve Altay kültürlerinde büyük bir öneme sahiptir. İnsanlar, doğayla uyum içinde yaşamaya çalışarak evrenin dengesini korurlar. Bu, sürdürülebilir bir yaşam tarzı benimsemek, doğal kaynakları korumak ve çevreye duyarlı olmak anlamına gelir. Doğa ile olan bu uyumlu ilişki, evrenin dengesini koruyarak hem insanların hem de diğer varlıkların refahını sağlar.
Günümüzde Evren Kavramının Etkisi
Günümüzde, Türk ve Altay kültürlerindeki evren kavramının etkisi hala hissedilmektedir. İnsanlar, doğayla uyumlu bir yaşam tarzını teşvik etmek ve evrenin dengesini korumak için çeşitli projeler ve inisiyatifler geliştirmektedirler. Ayrıca, evrenin derinliklerindeki sırları çözmek ve anlamak için bilimsel araştırmalar da devam etmektedir. Bu sayede, evren kavramı sadece bir mitolojik inanç değil, aynı zamanda modern bilimin de ilgi alanına girmiştir.
Sonuç
Türk ve Altay kültürlerinde evren kavramı, binlerce yıllık geçmişi olan derin bir inanç ve anlayışı yansıtır. Evrenin yaratılışı, unsurları, işleyişi, rolü ve günümüzdeki etkileri, bu kültürlerin yaşam felsefesini ve insanların evrene olan bakış açısını şekillendirmiştir. Evren, insanların hayatında merkezi bir role sahiptir ve onunla uyum içinde yaşamak, manevi ve fiziksel olarak dengede kalmanın anahtarıdır.
Açıklamalı Sorular:
- Evren kavramı Türk ve Altay kültürlerinde nasıl bir role sahiptir?
- Evren, bu kültürlerde insanların yaşamında merkezi bir role sahiptir. Onunla uyum içinde yaşamak, insanların manevi ve fiziksel olarak dengede kalmasını sağlar.
- Türk mitolojisinde evrenin yaratılışı nasıl anlatılır?
- Türk mitolojisine göre, evrenin yaratılışı çeşitli destanlar ve mitlerle anlatılır. Gökyüzü tanrıları, yer tanrıçaları ve diğer ilahi varlıkların bir araya gelerek evreni oluşturduğu hikayeler ön plana çıkar.
- Evrenin unsurları nelerdir ve nasıl işlerler?
- Evrenin unsurları arasında gökyüzü, yer, su ve ateş bulunur. Bu unsurlar, birbirleriyle uyum içinde çalışarak evrenin dengesini korur ve yaşamın devamını sağlar.
- Günümüzde evren kavramının kültürel etkileri nelerdir?
- Günümüzde, evren kavramının kültürel etkileri hala hissedilmektedir. İnsanlar, doğayla uyumlu bir yaşam tarzını teşvik etmek ve evrenin dengesini korumak için çeşitli projeler ve inisiyatifler geliştirmektedirler.
- Doğa ile uyum içinde yaşamanın önemi Türk ve Altay kültürlerinde nasıl vurgulanır?
- Türk ve Altay kültürlerinde, doğa ile uyum içinde yaşamanın önemi sık sık vurgulanır. Doğaya saygı göstermek, evrenin dengesini korumak ve insanların refahını sağlamak için önemlidir.