Yol İyesi Türk, Tatar ve Altay halk inancında Yol Ruhu. Yul İyesi veya Yolak İyesi de denir. Moğollar Col Ezen veya Zol Ezen derler. Yolların koruyucu ruhudur. Yom (Yôm) – Türk ve Altay halk inancında Uğur, Şans, Talih, Baht anlamlarına gelir.
Yol İyesi ve Yom
Özellikleri
Her yol için farklı bir İye vardır. Yol aynı zamanda yasa ve düzeni, mutluluk ve huzuru temsil eder. Talih ve doğruluk gibi kavramları içerisinde barındırır. Yol doğru bilineni yapmak demektir. Yol İyesi, kötü niyetli insanları her gün yürüdükleri yoldan şaşırtabilirmiş.
Hiç beklenmedik bir anda bu tür insanlar bildik bir yoldan giderken kendilerini karanlık orman içinde bulurlarmış. Bazen de kar fırtınasında insanlar evleri etrafında dolanıp dururlar, eve girecek yolu bulamadan donup ölebilirlermiş.
Sabah olunca köylüler yolunu şaşırmış ve donmuş insanı evin etrafında bulurlarmış. Çerçi sözcüğü köy köy gezen seyyar satıcı demektir ve masallarda yollarda hep onlara rastlanır. Çerçi/Carçı Moğollarda da aynı anlama gelir.
Eskiden eşek veya katırlarla gezen çerçilere 1980’li yılların sonrasında dâhi rastlamak mümkündü, bir kısmı ise küçük kamyonetlerle bu işi yapmaktaydılar. Yolların diğer vazgeçilmezleri ise Haydutlar (Uğrular) ve Çingenelerdir. Yolak İyesi ise patikanın koruyucu ruhudur.
Geçitlerin de İyeleri vardır, meselâ Yakutlarda Attuk İçi, geçitleri ve aşakları koruyan ruhları ifâde etmekte kullanılan bir kavramdır. Yollar Türk kültüründe yönler ile bağlantılıdır ve kalelerde ve şehirlerde çıkış kapıları da yönlerle belirtilir, bu kapılardan yollar belirtilen yönlere doğru gider.
Başlıca yönler değişik şîve ve lehçelerde şöyle adlandırılır:
- DOĞU (Doğı): Çığış, Şığıs. Künçığış, Könsığış. Gündoğusu.
- BATI (Batu): Batıs, Bayış. Künbatıs, Könbayış. Günbatısı.
- KUZEY (Kuzay): Tündük, Tönyek, Güntündük. Tüney.
- GÜNEY (Küney): Tüştük, Könyek, Güntüştük. Tüşey.
Moğollarda Zol Zayağçı (Yol Yaratan) yâni kaderi tayin eden şeklinde tanımlanan bir ongun vardır ve Zar Zargaçı (Yar Yargıcı) yâni adâlet sağlayan ile bir ikli teşkil ederler. Moğolca zol, talih demektir. Yol Yayağçı 19 yolun birleştiği yerde yaşar. Yar, yarım anlamında olabilir çünkü tek kolludur.
Örneğin, bu anlayış ve yaklaşım Pir Sultan Abdal’da en keskin biçimde aşağıdaki şekilde ifadesini bulmaktadır:
Kadılar müftüler fetva yazarsa
İşte kement işte boynum asarsa
İşte hançer işte başım keserse
Dönen dönsün ben dönmezem yolumdan
L. Potapov’un izlenimlerine göre, “Ala Atlı Yol İyesi” denilen şaman hakkındaki inanç. 20. yüzyılın başlarına kadar Teleğütlerde “Yer Yol Payana” adındaki bir ruhta korunmuştur.
Etimolojisi
(Yol/Yul) kökünden türemiştir. Ulaşımda kullanılan düzenlenmiş, uzayıp giden arazi parçası. Yerleşim alanlarını birbirine bağlayan düzlenmiş toprak parçası. Ayrıca yöntem, üslup, dinsel uygulama ve yaşam anlamlarını da mecazen içerir. Yol kavramı doğu toplumlarında ve Türklerde önemli bir yere sahiptir. Moğolca’da Col/Zol, Buryatça’da Zol olarak geçer. Colay, ayağı uğurlu demektir. Yolçu sözcüğünün peygamber anlamı da bulunur. Yula sözcüğü de aynı kökten gelir ve meşale, pınar, ruh demektir.
Yom Yöm veya Yum
Yom (Yôm) – Türk ve Altay halk inancında Uğur, Şans, Talih, Baht anlamlarına gelir. Yum olarak da söylenir. Uğurlu nesne (Yom Taşı gibi) manasını da içerir. Aynı zamanda mutluluk, neşe demektir. Ural dillerinde ise Tanrı anlamı taşır. Tuvalarda yer alan ve kötü ruhların kovulmasını ve büyücülüğü içeren merasimin adı Dom şeklinde geçer ve d/y dönüşmesi ile birebir Yom sözcüğüdür.
Dede Korkut Öykülerinin sonunda “Yum Vereyim…” ifadesi bulunur. Burada kullanılan ve “efsun” anlamına gelen “Yum” sözcüğü “hayır duası, ozan duası” anlamında da kullanılmıştır. “Yom tutmak” deyimi ise “hayıra yormak, uğurlu saymak” demektir ve yom kelimesinin halk dilinde “iyi haber” gibi manaları da vardır.
Uraz
Uraz Türk kültüründe ve halk inancında talih demektir. Uras, Oraz, Iraz olarak da söylenir. Baht, şans demektir. Rastlantıları düzenlediğine inanılan, iyi veya kötü durumları belirleyen soyut güçtür. Urasa kavramı ile bağlantılıdır. Namus, şeref haysiyet gibi anlamları da bulunur. Yom’un bir türüdür, daha doğru bir ifadeyle Yom’un soyut yönüdür.
Yomçı Han
Yomçı (Tomçı, Domçı) Han – Türk ve Altay mitolojisinde tıp tanrısıdır. “Sagunları” (hekimleri) ve “otacıları” (eczacıları) korur.
Yumçu veya Melek
Yumçu (Yumçı) Melek. Tanrının hizmetinde bulunan, nurdan yaratılmış, kutsal varlıklardır. Kendilerine verilen emirleri yerine getirirler. Anadoluda Yumuş Buyurmak, iş yapmasını için görev veya emir vermek demektir. Yumuş kelimesi hizmet anlamına gelir. Yum/Yom (kutsallık) kavramıyla da bağlantılıdır. Yumsı (Yumçu) Çuvaş kültüründe şamanlara da verilen bir addır aynı zamanda.
Etimoloji
(Yum/Yom/Com) kökünden türemiştir. Kök; iyilik, kader gibi anlamlar içerir. Büyü, büyülü söz, dua gibi anlamları da bulunmaktadır. Yomak (Bilmece) ve Comog (Destan) sözcüklerinin de bu kavram ile bağlantılı olduğu söylenebilir.
Yomya (Comya, Yomza, Yumza, Cumza) şeklinde ifâde edilen ve şaman anlamına gelen sözcük yine bu kökle ilgilidir. Kutsallık ve güç anlamları içerir. Moğolca Dom kelimesi büyü, Yum ise nesne demektir. Çuvaşlarda ise Yum şaman mânâsı taşır.