Antik Japonya’da, Şintoizm ve Budizm gibi inanç sistemleri günlük yaşamın önemli bir parçasıydı. Bu dinler, doğayla uyum ve atalara saygı gibi değerleri vurguladı. Tanrılar ve tanrıçalar genellikle doğayla ilişkilendirilirdi ve insanlara rehberlik ve koruma sağladığına inanılırdı.
Cinsellik, antik Japon toplumunda açıkça konuşulan bir konu değildi. Bununla birlikte, cinsel ilişkilere dair bazı kısıtlamalar ve gelenekler vardı. Örneğin, evlilik öncesi cinsel ilişki genellikle yasaklandı ve kadınların evlilikten önce bakire olmaları beklendi. Eşcinsellik de kınandı ve bazı durumlarda cezalandırıldı.
Juzenji Kimdir?
Jūzenji (十禅師), Hiyoshi Taisha ve Enryaku-ji ile ilişkilendirilen Japon tanrısıdır. Erkek eşcinselliğinin tanrısı olarak görülüyordu ve bazen her şeyin kaynaklandığı çekirdek tanrı olarak görülür.
Bazen Shuten-dōji ile yakın bir ilişkisi olduğu görülüyor. Bu, Hiei Dağı’nın şinşisi olan beyaz maymunlarla olan bağlantısıyla vurgulanmaktadır .
Sanno Gongen’in yedi önemli yayılımından biri olarak ona tapınıldı . Zaman zaman her şeyin kaynaklandığı çekirdek tanrı olarak görülüyordu.
Bazen Ninigi ile, bazen de Prens Shotoku ile özdeşleştirilir veya Jizo veya erkeksi bir Benzaiten olarak.
Adı, Heian döneminde öne çıkan bir kurum olan ancak ibadeti başladığında gerilemiş olan on Budist keşişten oluşan bir gruptan gelmektedir. “On Uygulama Ustası” anlamına gelir.
Juzenji, antik Japon mitolojisinde gizemli bir tanrı figürüdür. Kökeni ve mitolojideki yeri hakkındaki kesin bilgiler azdır. Bazı kaynaklara göre Juzenji, aşk ve güzellik tanrısıdır. Diğer kaynaklar ise onu savaş tanrısı veya doğa tanrısı olarak tanımlar.
Juzenji’nin tasvirleri genellikle genç ve güzel bir erkek olarak yapılmaktadır. Bazen bir geyik veya kuş üzerinde tasvir edilir. Juzenji’nin sembolleri arasında çiçekler, kuşlar ve yaylar bulunur.
Juzenji, eşcinsel aşkın koruyucusu olarak da bilinir. Efsanelere göre Juzenji, eşcinsel çiftlerin bir araya gelmesine ve mutlu bir şekilde yaşamalarına yardımcı olmuştur. Bu nedenle Juzenji, LGBT+ topluluğu tarafından saygı duyulan ve onurlandırılan bir figürdür.
Prens Shotoku’ya bağlantı
Jūzenji ve Shōtoku Taishi benzerlikleri paylaşıyor. Shōtoku genellikle çocuk olarak gösterilir. Bodhisattva Kannon’u temsil ediyor. 1069’da Hōryūji’deki bir ritüel, yedi yaşındaki Shōtoku’ya odaklandı. Bu, Guze Kannon’un olağan ibadetinden farklıydı. Bu seçim dönemin gençliğe verdiği önemi yansıtıyor.
Kukla imparatorların manastır imparatorlarının kontrolü altında olduğu bir dönemdi. Aynı zamanda Genç Prens (若宮, Wakamiya ) tanrılarının popüler olduğu dönemdi. Bu tür tanrılar genellikle Prens Shotoku ile bağlantılıydı.
Bir şair olan Jien , hem Prens Shotoku’ya hem de Jūzenji’ye saygı duyuyordu. Onları hemen hemen aynı görüyordu. Jien, Jūzenji tapınağında birçok teklifte bulundu. 1216’da bir rüyanın ardından Jūzenji ve Shōtoku’nun türbesine bir adak adadı.
Daigyōji
Daigyōji, Jūzenji’nin amcası olarak kabul edilir. “Kötü tanrı” olarak bilinir. Japonya’nın orijinal toprak ağası tanrılarını temsil ediyor. On üçüncü yüzyılda Daigyōji zoomorfik bir görünüme sahipti. Kendisi Sarutahiko’nun bir avatarıdır.
Bazı ortaçağ hikayeleri Ninigi’yi Jūzenji ile değiştirir. Jūzenji ve Daigyōji arasındaki bağlantı Rō no miko ki’de açıklanmaktadır. Bu metin, rō no miko olarak bilinen Jūzenji tapınak ortamlarının kökenleri hakkındadır. Sarutahiko ve Daigyoji’nin de maymun ilişkileri var.
Efsanelerde Juzenji
Juzenji’nin hikayeleri ve mitolojik anlatılar, antik Japonya’da aşk, cinsellik ve kimlik kavramlarına dair değerli bilgiler sunar. Bu efsanelerde Juzenji, genellikle cesur ve fedakar bir figür olarak tasvir edilir. Eşcinsel aşıkları korumak ve onların mutluluğuna katkıda bulunmak için çeşitli maceralara atılır.
En bilinen efsanelerden biri Juzenji’nin iki erkek aşığı olan Minamoto no Yoshitsune ve Benkei’yi korumak için yaptığı fedakarlığı anlatır. Yoshitsune ve Benkei, düşmanlardan kaçarken bir tapınağa sığınırlar. Juzenji, tapınağı koruyan rahipleri ikna ederek aşıkları saklar ve onları güvende tutmayı başarır.
Başka bir efsanede ise Juzenji, bir prensesi cadıdan kurtarmak için cesaretini ve zekasını kullanır. Prenses, cadı tarafından lanetlenmiş ve bir kuğuya dönüştürülmüştür. Juzenji, cadıyla yüzleşir ve prensesi lanetten kurtararak onu özgürlüğüne kavuşturur.
Bu efsaneler, Juzenji’nin sadece aşkın değil, aynı zamanda adalet ve iyilik için de mücadele eden bir figür olduğunu gösterir. Eşcinsel aşıkları korumaya ve onların haklarını savunmaya olan bağlılığı, Juzenji’yi LGBT+ topluluğu için önemli bir sembol haline getirir.
Sanatta ve Edebiyatta Juzenji Tasvirleri
Juzenji, Japon sanatı ve edebiyatında da önemli bir yere sahiptir. Resimlerde, heykeltraşlıklarda ve gravürlerde genellikle genç ve güzel bir erkek olarak tasvir edilir. Çoğu zaman bir yay ve ok veya bir çiçek buketi ile tasvir edilir. Bu semboller, Juzenji’nin aşk, güzellik ve doğayla olan bağlantısını temsil eder.
Juzenji’nin LGBT+ Topluluğu için Sembolik Anlamı
Juzenji, Japonya’da ve dünya genelinde LGBT+ topluluğu tarafından önemli bir sembol olarak kabul edilir. Efsanelerde ve sanatta eşcinsel aşıkları korumak ve onların haklarını savunmak için mücadele eden bir figür olarak tasvir edilmesi, Juzenji’yi LGBT+ bireyler için umut ve ilham kaynağı haline getirir.
Juzenji’nin hikayesi, LGBT+ bireylerin karşılaştığı ayrımcılık ve zorluklara rağmen sevgi ve kabulün mümkün olduğunu gösterir. Juzenji’nin cesareti ve fedakarlığı, LGBT+ bireylere kendi kimliklerini savunmaları ve eşitlik için mücadele etmeleri için ilham vermeye devam etmektedir.
Juzenji ve Çağdaş Toplum
Modern Japonya’da cinsellik ve din, karmaşık bir ilişkiye sahiptir. Bir yandan, Japonya geleneksel olarak cinselliği açıkça konuşulan bir toplum olmamıştır. Öte yandan, modernleşme ve batılılaşma ile birlikte cinsellik hakkındaki tutumlar değişmeye başlamıştır.
Dini inançlar ve cinsel kimlik arasındaki ilişki de karmaşıktır. Bazı dinler eşcinselliği kabul ederken, bazı dinler ise kınar. Japonya’da da bu durum farklı değildir. Şintoizm gibi geleneksel Japon dinleri cinsellik hakkında net bir tutum sergilemezken, Hristiyanlık ve İslam gibi dinler eşcinselliği günah olarak görmektedir.
Juzenji: Tartışmalı Bir Figür mü?
Juzenji figürü, eşcinsel aşkın koruyucusu olarak kabul edilmesine rağmen bazı tartışmalara da yol açmaktadır. Bazı insanlar Juzenji’nin bir efsane olduğuna ve gerçek bir tanrı olmadığına inanmaktadır. Diğerleri ise Juzenji’nin hikayelerinin eşcinselliği teşvik ettiğini ve geleneksel aile değerlerine zarar verdiğini savunmaktadır.
Sonuç: Juzenji’nin Mirası
Japon Kültüründe Juzenji’nin Önemi
Juzenji figürü, Japon kültüründe önemli bir yere sahiptir. Efsanelerde ve sanatta eşcinsel aşkın koruyucusu olarak tasvir edilmesi, Juzenji’yi LGBT+ topluluğu için önemli bir sembol haline getirir. Juzenji’nin hikayeleri, LGBT+ bireylere umut ve ilham vererek, kendi kimliklerini savunmaları ve eşitlik için mücadele etmeleri için cesaret verir.
Juzenji’den Geleceğe Mesaj
Juzenji’nin hikayeleri, cinsel çeşitlilik ve包容性 (bao rong xing – kapsayıcılık) üzerine önemli mesajlar verir. Juzenji’nin her türlü sevgiyi ve ilişkiyi kabul etmesi, modern toplumda da önemini korumaktadır. Juzenji’nin mesajı, farklılıklarımızı kabul etmemiz ve herkesin eşit haklara sahip olması gerektiği fikrini savunmaktadır.