
Kore’nin zengin halk inançları ve mitolojisi içinde, evleri ve yaşam alanlarını koruduğuna inanılan çeşitli tanrılar ve ruhlar önemli bir yer tutar. Bu geniş pantheon içinde, ‘Gashin’ olarak bilinen ev tanrıları sistemi, günlük yaşamın hemen her yönünü kapsar. Aileyi, evi, mutfağı, toprağı ve hatta kapıyı koruyan bu tanrılar arasında, tarımsal toplumun temel direklerinden biri olan sığırların ve onların en kritik süreçlerinden biri olan doğumun koruyucusu olarak özel bir yere sahip olan figür: Sosamsin (소삼신).
Sadece sığırların sağlığını ve üremesini değil, aynı zamanda yeni doğan buzağıların hayatta kalmasını ve annelerin güvenli bir doğum süreci geçirmesini sağlamakla görevli olan Sosamsin, geleneksel Kore yaşamında büyük saygı gören ancak genellikle sessiz ve mütevazı tapınma biçimleriyle anılan bir tanrıçadır. Bu makalede, Sosamsin’in etimolojik kökeninden Gashin sistemindeki yerine, ona yönelik uygulanan özgün ritüellerden ilişkili tabu ve yasaklara kadar bu ilginç figürün detaylarını keşfedeceğiz.
Sosamsin’in Etimolojik Kökeni: “So” ve “Samshin” Kavramlarının Birleşimi

Sosamsin isminin kökeni, Kore dilindeki iki temel kavramın birleşimine dayanır: ‘So’ (소) ve ‘Samshin’ (삼신). ‘So’, Korecede ‘sığır’ anlamına gelir. ‘Samshin’ ise Kore halk inancının en önemli figürlerinden biridir ve genellikle insan doğumunun, hamileliğin ve çocukların koruyucu tanrıçası olarak kabul edilir. Samshin, üçlü bir tanrıça formunda veya tek bir varlık olarak tasvir edilebilir ve yeni bir yaşamın dünyaya gelmesiyle yakından ilişkilidir.
Bu iki kelimenin birleşimi olan Sosamsin (소삼신), kelimenin tam anlamıyla ‘Sığır Samshin’ veya ‘Sığır Doğum Tanrıçası’ anlamına gelir. Bu isimlendirme, Sosamsin’in rolünü net bir şekilde ortaya koyar: O, insan doğumunun koruyucusu olan Samshin’in sığırlar alemindeki karşılığıdır. Bu etimolojik bağlantı, geleneksel Kore düşüncesinde insan ve hayvan yaşamı döngülerinin benzer kutsallık ve önem taşıdığına dair bir ipucu verir. Sığırların tarım ve geçim için ne kadar merkezi olduğu düşünüldüğünde, onların üremesi ve sağlığıyla ilgilenen bir tanrıçanın varlığı ve isminin bu şekilde türetilmesi oldukça anlamlıdır. Sosamsin’in adı, onun hem sığırlarla olan bağlantısını hem de doğum ve yaşamın korunması gibi temel bir işlevi ifade eder.
Gashin İnancında Sosamsin: Ev Tanrıları Arasındaki Yeri ve Önemi

Gashin (가신), Kore halk inancında evi ve aileyi koruyan tanrılar topluluğuna verilen isimdir. Bu sistem, evin farklı bölümlerini veya ailenin yaşamının çeşitli yönlerini yöneten bir dizi ruhu veya tanrıçayı içerir. En bilinen Gashin figürleri arasında evin reisi olarak kabul edilen Seongju (성주), mutfak tanrıçası Jowang (조왕), evin arsasına bakan Teoju (터주), kapı bekçisi Munsin (문신) ve tuvalet tanrıçası Jiksin (측신) bulunur. Sosamsin de bu geniş ailenin bir üyesidir ve özellikle evin sığırlarının bulunduğu ahırdan sorumludur.
Sosamsin’in bu sistem içindeki konumu, tarıma dayalı geleneksel Kore toplumunda sığırın oynadığı hayati rol göz önüne alındığında anlaşılır hale gelir. Sığırlar sadece tarla işlerinde kullanılan birer iş gücü değil, aynı zamanda ailenin zenginliğinin, refahının ve geçim kaynağının da bir göstergesiydi. Bir ailenin kaç sığırı olduğu, ekonomik durumunu belirleyen önemli bir faktördü. Dolayısıyla sığırların sağlığı, üremesi ve özellikle doğum süreçleri büyük önem taşıyordu.
Sosamsin, tam da bu alandan sorumlu tanrıça olarak ahırı, sığırları ve en önemlisi sığırların başarılı bir şekilde doğum yapmasını ve yavrularının hayatta kalmasını sağlamakla görevliydi. Onun lütfu, ailenin tarımsal başarısı ve refahı için elzem görülüyordu. Ahır, Sosamsin’in kutsal alanı olarak kabul edilir, bu nedenle diğer Gashin mekanları gibi belirli kurallara ve tabulara uymak gerekirdi.
Gungeong Uygulaması: Ritüelsiz Zihinsel Tapınma Geleneği

Sosamsin’e yönelik tapınma biçimi genellikle ‘Gungeong’ (군웅) olarak adlandırılan özgün bir uygulamayı içerir. Geleneksel Kore halk inancında tanrılara genellikle şamanlar aracılığıyla yapılan gösterişli ritüeller (Gut – 굿) veya belirli aralıklarla yapılan kapsamlı sunularla yaklaşılırken, Sosamsin’e tapınma çoğu zaman daha içsel ve ritüelden arınmış bir şekilde gerçekleşir.
Gungeong, fiziksel bir ritüelin veya özel sunuların (bazı istisnalar dışında doğum anı hariç) aksine, daha çok zihinsel ve kalbi bir tapınma geleneğidir. İnanan kişi (genellikle evdeki kadın), ahırda veya ahıra doğru dönerek, sessizce veya içinden Sosamsin’e saygılarını sunar, dileklerini iletir. Bu dilekler genellikle sığırların sağlığı, ahırın bereketi ve özellikle hamile bir ineğin sorunsuz bir doğum yapmasıyla ilgili olurdu.
Bu uygulamanın neden genellikle ritüelsiz olduğu kesin olarak bilinmemekle birlikte, belki de ahırın doğası gereği, günlük yaşamın içinde sürekli bir saygı gösterisi olarak veya Sosamsin’in tapınma biçiminin kendine özgü olmasından kaynaklanabilir. Bazı yorumlara göre, Gungeong’un “askeri/ordu” anlamına gelen bir kelimeyle ilişkili olması, belki de tanrıçanın koruyucu gücünü veya düşmanlara karşı savaşma yeteneğini vurguluyor olabilir, ancak bu bağlantı tam olarak açık değildir.
Önemli olan, Gungeong’un samimiyet ve tanrıçaya duyulan derin içsel saygıya dayanmasıdır. Bu tapınma biçimi, Sosamsin inancının günlük yaşamla ne kadar iç içe geçtiğini ve büyük gösterilere gerek kalmadan bile tanrısal güce bağlanmanın mümkün olduğunu gösterir.
Doğum Öncesi ve Sonrası Ritüeller: Temiz Su ve Buharda Pişmiş Pirinç Sunumları
Gungeong’un genellikle ritüelsiz bir tapınma biçimi olmasına rağmen, özellikle sığırların doğum süreçleriyle ilişkili özel sunular da bulunmaktaydı. Bu sunular, tanrıçanın yardımını dilemek veya başarılı bir doğum için şükretmek amacıyla yapılırdı. En yaygın sunular temiz su (‘Jeonghwasu’ – 정화수) ve buharda pişirilmiş pirinç (‘Mek ssal’li’ – 멕쌀리) idi.
Bu sunular genellikle beklenen doğumdan kısa bir süre önce veya doğum gerçekleştikten hemen sonra, ahırın bir köşesine veya doğum yapan ineğin yakınına dikkatlice konulurdu. Temiz su, saflığı, arınmayı ve yaşamın kaynağını simgelerdi. Kirli veya durgun su yerine, sabah erken saatte kuyudan çekilmiş taze ve berrak su tercih edilirdi.