Ay Tanrısı Ay Ata
Ay Ata (ya da Ay Dede) – Altay’ların Tengricilik inancında Ay Tanrısı olarak görülebilecek bir kutsal varlıktır ve Gök Âleminin altıncı katında oturur. Bu inanca göre Ay Dede insanların ilk Büyükbabası ve Gün Ana ilk Büyükannesidir.
Günümüz Türkiye’sinde Gün Ana inancı artık kalmadıysa da, Ay Dede inancı çocuksulaştırılarak da olsa sürmektedir. Ay, çocuklara Ay Dede olarak tanıtılmaktır. Uyku ve uyku vakti ile özdeştirilir. Çocuğa “yatağına yatarsa, Ay Dede sana masal anlatacak” denir ve çocuğun yanında ya masal kitabı okunur ya da bir masal anlatılır.
Memlükler (Kölemenler) döneminde Mısır’da yaşamış olan Türk tarihçisi Aybek-üd Devâdârî’nin Türklerin kökeni üzerine anlattığı “Ay Atam Efsânesi”nde mağarada türeyiş motifi yer alır. Bu öyküye göre Türklerin ilk atası olan Ay Ata, bir mağarada ortaya çıkmıştır. Bu mağara Ay Ata’nın doğumuna (Aybek-üd Devâdârî’nin ifadesiyle) bir “ana rahmi” görevi yapmıştır.
Bozkurt Efsânesi’ndeki kurdun yaralı Türk’ü kaçırıp beslediği mağara da böyle bir Ata mağarasıdır ve her yıl bu mağarada törenler yapılırdı. Ata Mağarası inancı ve geleneği eski dönemlerde Türkler arasında oldukça yaygındır. İşte Ay Ata da böylesi bir mağarada vücut bulmuştur.
Türklerde Ay ile bağlantılı pek çok kavram vardır.
- Ayça: Hilal,
- Ayla: Hale,
- Ayas: Mehtap,
- Aybar: Dolunay,
- Aytolu: Doluay,
- Aydan: Yarımay,
- Ayçıl: Yakamoz.
- Aypara: Hilâl
Ay Kağanı Ay Han
Ay Han – Türk ve Altay mitolojisinde Ay Kağanı. Moğolca da Sara Han veya Hara Han olarak bilinir. Oğuz Han’ın ikinci eşinden olan oğludur. Ongunu kartaldır. Kartal hükümranlığı simgeler. Buryatçada Hara sözcüğü Ay demektir (Moğolca Sara), bazı kayıtlarda Oğuz Han’ın babasının adı Kara Han, iken bazı kaynaklarda Ay olarak gösterilmesi bu kelime benzeşimi nedeniyle olabilir. Hâlbuki gerçekte Ay Han, Oğuz Han’ın oğlunun adıdır. Ay pek çok kültürde dişil bir varlıktır, ancak Türklerde hem dişi hem de erkek Ay Tanrısı mevcuttur.
Fakat özellikle vurgulanması gereken husus, Ay Han’ın bir Tanrı değil, kutsal bir kişi olarak kabul edildiğidir. Ay sözcüğü burada nitelik veya özellik değil bir sıfattır. Ay Ata ile karıştırılmamalıdır.
Soğuk Tanrısı Ayaz Ata
Ayaz Ata – Türk, Altay ve Orta Asya mitolojilerinde, özellikle Kazaklarda ve Kırgızlarda Soğuk Tanrısı. Noel Baba ile de özdeşleşmiş durumdadır. Ayas Han olarak da bilinir. Ay Işığından yaratılmıştır. Soğuk havaya neden olur. “Ak Ayas” olarak adı geçer. Ülker burcunun altı yıldızı göğün altı deliğidir ve oradan soğuk hava üfler. Böylece kış gelir. Ayaz tüm Türk coğrafyasında yakıcı soğuk anlamına gelir ki, Ayın gökte rahtalıkla görüldüğü açık havalarda meydana geldiği için Ay Tanrısının (veya ona bağlı Ayas Han’ın) gönderdiği düşünülmüştür.
Bir tür Noel Baba olarak düşünülebilir. Hattâ Kazaklarda birebir Noel Baba ile özdeşleşmiştir. Kimi kültürlerde kışın soğukta ortaya çıkan ve kimsesizlere, açlara yardım eden bir evliyadır. Hıristiyan Azizi olduğu yönünde görüşler de vardır. Fakat dilbilim ve kültürel olarak Türk kültüründe zaten var bulunan bir kişilik olduğu kesindir. Kimi görüşlere göre Ayas Han ile aynı kişidir. Kazaklarda kışın karşılanması ile ilgili olarak Soğumbası isimli bir eğlence bulunmaktadır. İlk karın yağması ve ilk soğuğun vurması ile kutlanan bayramdır.
Bu bayramla bir ilgisi olması muhtemeldir. Azericedeki Şahta Ata “Şaxta Baba (Azerice)” sözcüğü de yine birebir çeviriyle Soğuk Ata veya Ayaz Ata anlamına gelir.
Aydın Ata
Aydın Ata – Türk mitolojisinde efanevi ozan. Âşık Aydın olarak da bilinir. Müzisyenlerin, şairlerin, âşıkların, ozanların atasıdır. İnsanların rüyâlarına girip şairlik ve ozanlık yeteneği verir. Rüyâsına girdiği kişiler onu aydınlık bir ışık huzmesi içinde görürler. Kutsal ışık (nur) şeklindeki bu aydınlık suyu ve saflığı simgeler. Sıradışı güçleri vardır.
Harezm Vadisi Türkmen ve Özbeklerinin inançlarında müzisyenlerin, şairlerin ve şamanların hepsinin “Âşık Aydın” soyundan geldiği varsayılır. Âşık Aydın’ın mezarı, günümüzde bile ziyaretgâh olarak saygı görür. Elbetteki bu mezarın gerçekte ona ait olup olmaması tartışması veya bu mezardan farklı yerlerde birkaç tane bulunması diğer kutlu kişilerin mezarlarında da sık rastlanan bir durumdur. İnanışa göre o, mezarı üstünde yatanların rüyâlarına girip âşıklık, şairlik ve bahşılık gücü verir.
Köroğlu Destanı’nın Türkmen versiyonunda da yer alan Âşık Aydın, “Neceb Oğlan” adlı halk öyküsünde çırağına hayır duası edip, ona sihirli güçler bahşeder.