Güzellik Tanrıçası Ayzıt
Ayzıt – Türk ve Altay mitolojilerinde Güzellik Tanrıçası. Ayığsıt (Ayıhıt veya Ayısat) Hanım da denilir. Aşkın ve güzelliğin simgesidir. Ongunu kuğudur. Kuğular bu nedenle kutsal sayılır ve dokunulmaz. Kuğular biçim değiştirmiş kutsal kızlar olarak kabul edilir.
Ayığsıt gümüş tüylü bir kısrak biçimine bürünebilir ve gökten yeryüzüne bu şekilde iner. Kısrak kılığındayken kuyruk ve yelelerini kanat gibi kullanır. Ormanlarda dolaşmayı sever. Ak bir kalpağı, çıplak omuzlarında ak bir atkısı vardır. Çocukları ve hayvan yavrularını korur. İnsanlara sevgi ilham eder. Sarayının kapısında ellerinde gümüş bakraçlar ve gümüş kamçılar bulunan yasakçıları (bekçileri) vardır. Bu yasakçılar kötü insanları içeriye almazlar. Ayzıt’ın kızları vardır. Onlar da kuğu kılığına bürünebilirler. Ayzıt’ın kızları büyülü beyaz bir tülü giyinince kuğuya dönüşürler.
Beyaz Turna kuşu da diğer simgelerinden biridir. Sümerlerde Ay Tanrıçası olan Ay’a da ışık saçmaktadır ve adı da bu anlamla bağlantılıdır. Aşk her zaman ışıkla ve parlaklıkla simgelenmektedir. “Aşk ateşi gözlerimi kör etti” ifadesi bunun en belirgin anlatımıdır.
Fesat Tanrısı Azna Han
Azna Han – Türk ve Altay mitolojisinde Fesat Tanrısı. Yaygın olarak Ayna Han adıyla da bilinir. Adna Han da denir. Yeryüzünde kargaşa çıkarır. Kötülüğe dair tüm nitelikleri bünyesinde barındırır. Fırsat bulduğunda İnsanlara ve yeryüzüne zarar verir. Yeraltında yaşar.
Ayna Han’a bağlı kötü ruhlar vardır ve onlar da Aynalar (Aznalar) adıyla anılır. Yeryüzünde kötülük çıkarmak istediği zaman bu ruhları gönderir. Aynalar bu anlamda şeytan kavramı ile özdeşleşmişlerdir.1 İnsanların ruhlarını çalıp götürerek hastalık verirler. Bazen Ayna Han, çocukları çalar ve kaçırır. Bazı Türk boylarında Cuma veya Perşembe gününe Ayna Gün adı verilmiştir.
Burada bu günlere yüklenen olumsuz bir anlamdan daha çok, yeraltındaki ruhların sadece o gün izin verilerek dünyadaki evlerini görmelerine izin verildiği için bu adı taşıdığı anlaşılmaktadır. Bazen destanlarda Ayına Hotun (Ayna Hanım) adlı dişi bir karaktere de rastlanır.
Halk kültüründe Ayna
Halk ağzında pek çok yörede aynaya Gözgü adı verilir (Göz sözcüğünden türemiştir). Güzgü, Közgö, Küzgü, Közgü, Gözgeç, Közgeç de denir. Aynalar halk inancında dikkat çekmiş bir nesnedir ve farklı anlamlar yüklenmiştir. Bu dünya ile öteki arasındaki sınırı simgeler. Ruhlar âlemine açılan bir pencere gibi algılanır. Şaman aynaya bakarak gelecekten haber verir veya kendi ruhunu görebilir. Gözle görünmeyen varlıkları gösterir. Erlik Han yanında bir ayna gezdirir ve buna baktığında insanların işledikleri tüm günahları görür. Gece aynaya bakmak uğursuzluk getireceği düşüncesiyle hoş karşılanmaz.
Ayna yere bırakıldığında bir denize dönüşür. Tarak da yere bırakıldığında bir ormana dönüşür. Bazı şamanların anormal güçleri olan aynaları vardır. Öbür dünyada dorukları gökyüzün değen iki dağın arasında bulunan bir sandıkta duran ve tüm dünyayı gösteren bir ayna vardır. Gömülen cenazelerin üzerine ters bir ayna bırakmak eski bir Türk geleneğidir ve Anadolu’da uygulamaya devam eden yöreler vardır. Görme eylemi ve görüntülerin Türk kültüründe farklı bir önemi vardır. Görüntü gerçeğin en önemli parçası kabul edilir.
Bu nedenle geriye dönüp bakma yasağı (arkaya bakma yasağı) veya kimseye bakmama yasağı şeklinde söylence motifleri vardır. Sınavdan geçen kahraman bu yasağa uymazsa taş kesilir (taşa dönüşür). Geriye dönüldüğünde tıpkı aynada olduğu gibi bir yansıma algısı ile ruhlar âlemine olumsuz bir yöneliş gerçekleşir. Masallarda sihirli aynalar gelecekten haber verir, uzak yerleri gösterir, insanlarla konuşur.
Azmıç Yol Cini veya Kayıp Cini
Azmıç – Türk ve Balkar mitolojisinde Kayıp Cini veya Yol Cini. Aznıç veya Azıtkı (Azıktı) olarak da bilinir. Karaçay-Balkarların inançlarına göre Şeytâni bir ruh. Belli bir görüntüsü yoktur. İnsanlara düşmandır, kurbanları tek başına yola çıkan insanlardır.
Azmıç bu insanları onu tanıyan birisinin sesiyle çağırır. İnsan dönüp cevap verirse Azmıç’ın buyruğu altına girer. Azmıç da bu insanı kayalıklardan aşağı atar. Tek başına yola çıkan insanları kandırıp götüren ve kaybeden kötü ruhtur. Tanıdığı birisinin sesiyle bu insana seslenir. Eğer bu sesi duyan kişi geriye dönüp bakarsa onu alır götürür ve kaybeder. Kılıktan kılığa girer. Bir insana en sevdiği kişi gibi gözükebilir. Böylece insanları peşine takıp azıtarak, dağa, uçuruma, ırmağa götürüp buralara düşürerek ölmesine neden olur. Congolos’a benzer.
Azıtkı Cini
Azıktı – Türk ve Altay halk inancında bir kayıp cini. “Azıtkı” olarak da söylenir. İsmi “azdıran” anlamına gelen Kırgızların ve Özbeklerin İslâmiyet öncesi inançlarında yer alan şeytâni bir varlıktır. Her türlü kılığa girebilir. İnsanlara kendilerine en yakın olan kişi şeklinde görülebilir. Bu şekilde kılığa giren Azıktı insanı azdırıp, uçuruma, dağa veya bir akarsuya götürerek öldürebilir.