
Mezulla, Hitit mitolojisinde bir tanrıçadır, başlıca Tanrıça Arinna’nın kızı olarak geçer, Arinna’nın Güneş Tanrıçası’nın yanında kültü vardır, önemli yerel merkezlerde tapımı vardır ve savaşta danışman olarak işlev görür.
Antik Anadolu’nun kadim topraklarında, Hitit İmparatorluğu’nun göz kamaştırıcı medeniyetinde sayısız tanrı ve tanrıça yaşam bulmuştur. Bu zengin panteonun önemli figürlerinden biri de, Güneş Tanrıçası’nın kızı Mezulla‘dır. Adı belki de diğer büyük tanrılar kadar sık anılmaz ama Mezulla, Hitit inanç sisteminde kendine özgü ve kilit bir yere sahipti. Gelin, bu ilgi çekici tanrıçanın kökenlerine, aile bağlarına, tapınma biçimlerine ve Hitit dünyasındaki etkileyici rolüne birlikte göz atalım.
Hitit Pantheonunda Mezulla’nın Doğuşu ve Kökenleri
Mezulla, Hitit panteonunun derinliklerinde kök salmış, kendine has bir tanrıçadır. Kökenleri tam olarak net olmasa da, onun Anadolu’nun yerel inançlarıyla Hititlerin dışarıdan getirdiği inançların birleşimi sonucu ortaya çıkan senkretik bir figür olduğu düşünülür. Özellikle Hititlerin kendilerine özgü bir tanrıça figürü olarak kabul ettikleri ve Anadolu’nun daha eski inanç katmanlarından beslenen bir karakter olduğu yaygın bir görüştür. Mezulla’nın adı, genellikle erken Hitit metinlerinde ve antlaşmalarında karşımıza çıkar, bu da onun Hitit devletinin kuruluşundan itibaren önemli bir rol oynadığını gösterir. Onun, belki de bir zamanlar bağımsız bir kültün merkeziyken, zamanla daha büyük tanrısal ailelerle bütünleştiği düşünülmektedir.

Arinna’nın Güneş Tanrıçası ile Mezulla’nın Bağlantısı
Mezulla’nın Hitit panteonundaki en belirgin özelliği, hiç şüphesiz onun Arinna’nın Güneş Tanrıçası’nın kızı olmasıdır. Arinna’nın Güneş Tanrıçası, Hitit devletinin koruyucusu, kraliyetin hamisi ve en yüce dişi ilahıydı. Bu güçlü figürün kızı olmak, Mezulla‘ya otomatik olarak yüksek bir statü ve önem kazandırmıştır. Bu soy bağı, Mezulla’yı sadece bir tanrıça olmaktan çıkarıp, Hititlerin dini ve siyasi yaşamının kalbine yerleştirilmiştir. Arinna’nın Güneş Tanrıçası ile olan bu yakınlık, Mezulla’nın annesinin kudretinden ve bilgeliğinden pay aldığına inanılmasına yol açmıştır.

Mezulla’nın Aile İlişkileri: Annesi, Kızı ve İlahi Soy
Mezulla’nın aile ağacı, onun Hitit panteonundaki yerini daha da sağlamlaştırır. Az önce de bahsettiğimiz gibi, annesi Hitit devletinin koruyucu tanrıçası Arinna’nın Güneş Tanrıçası’dır. Babasının ise, Hititlerin fırtına tanrısı ve panteonun başı olan Tarhunna olduğu kabul edilir. Bu durum, Mezulla’yı Hititlerin ilahi kraliyet ailesinin doğal bir üyesi yapmaktadır.
Ancak Mezulla’nın aile bağları burada bitmez. Kendi de bir kız çocuğu annesidir: Zintuhi. Zintuhi de annesi gibi Güneş Tanrıçası’nın torunu ve ilahi soyun geleceğidir. Bu üç nesilli ilahi kadın figürü – Arinna’nın Güneş Tanrıçası, Mezulla ve Zintuhi – Hititlerin anaerkil tanrıça figürlerine verdiği önemi açıkça gözler önüne serer. Bu ilahi aile, Hitit inanç sisteminde sürekliliğin ve ilahi korumanın sembolü olmuştur.
Hitit İmparatorluğu Döneminde Mezulla’ya Tapınma Biçimleri

Hitit İmparatorluğu döneminde Mezulla’ya oldukça saygı duyulur ve çeşitli biçimlerde tapınılırdı. O, özellikle kraliyet ritüellerinde ve devlet törenlerinde önemli bir yer tutardı. Tapınaklar ve kült merkezlerinde, adına adaklar sunulur, dualar edilirdi. Mezulla’ya genellikle kurbanlar, özellikle de değerli hayvanlar veya yiyecekler armağan edilirdi.
İnsanlar, onun ilahi koruyuculuğuna ve rehberliğine sığınırlardı. Kraliyet ailesi için özel dualar, Mezulla’dan sağlık, zafer ve refah dilenerek yapılırdı. Onun annesi Güneş Tanrıçası gibi, Mezulla’nın da yeryüzünün verimliliğini ve krallığın geleceğini etkileyen bir güç olduğuna inanılırdı. Dolayısıyla, tarımsal bolluk ve genel refah için de ona yakarışlar düzenlenirdi.
Yerel Kült Merkezleri ve Mezulla’nın Tapınakları
Mezulla‘nın başlıca tapınma alanı, annesi Arinna’nın Güneş Tanrıçası’nın başkenti olan Arinna (bugünkü Alacahöyük yakınları) şehrindeki büyük tapınak kompleksiydi. Burada, annesiyle birlikte veya ona yakın bir konumda özel bir kült odası veya şapelinin olması muhtemeldir. Ancak Mezulla’nın etkisi sadece Arinna ile sınırlı değildi. Hitit İmparatorluğu’nun çeşitli bölgelerinde, özellikle de merkezi Anadolu’da, onun adına adanmış küçük yerel kült merkezlerinin veya sunakların varlığına dair ipuçları bulunmuştur.
Bu yerel kültler, Mezulla’nın geniş bir coğrafyaya yayılan ve halk arasında da benimsenen bir tanrıça olduğunu göstermektedir. Özellikle yazıtlar ve arkeolojik bulgular, onun bazı şehirlerde veya kasabalarda tek başına veya diğer tanrılarla birlikte anıldığını işaret eder.
Savaş Tanrıçası Rolü ve Kralın Danışmanı Olarak İşlevi

Mezulla, ilahi bir prenses olmanın ötesinde, Hitit krallığı için pratik ve stratejik bir rol de üstlenirdi. Bazı metinlerde onun savaşlarla ilişkilendirildiği görülür. Annesi Arinna’nın Güneş Tanrıçası da savaşlarda krallıktan yana taraf olurken, Mezulla’nın da benzer bir koruyucu ve rehber rolü üstlendiği düşünülür. Krallar, sefere çıkmadan önce ona danışır, zafer için ondan yardım dilerlerdi.
Mezulla, aynı zamanda kralın ilahi danışmanı olarak da işlev görebilirdi. Özellikle kehanetler ve rüyalar aracılığıyla ilahi mesajlar ilettiği, krallığa doğru yolu gösterdiği inancı yaygındı. Bu rolü sayesinde, Mezulla sadece bir tanrıça değil, aynı zamanda Hitit devletini ayakta tutan ilahi gücün ve bilgeliğin bir sembolü haline gelmişti.
Geç Hitit ve Sonrası Dönemlerde Mezulla İnancının İzleri
M.Ö. 1200 civarında Hitit İmparatorluğu’nun çöküşüyle birlikte, birçok Hitit tanrısının kültü zayıflamış veya tamamen ortadan kaybolmuştur. Ancak Mezulla’nın da içinde bulunduğu bazı önemli tanrı figürlerinin izleri, “Geç Hitit” şehir devletleri döneminde, yani Demir Çağı’nda da sürdürülmüştür.
Özellikle Luvi hiyeroglif yazıtlarında ve bazı yerel kültlerde, ana tanrıça figürlerine verilen önem devam etmiştir. Mezulla’nın annesiyle olan güçlü bağı, onun kültünün daha uzun süre devam etmesini sağlamış olabilir. Ancak zamanla, bu tanrıçanın kendine özgü kimliği, daha genel ana tanrıça veya bereket tanrıçası figürleriyle birleşmiş ve sonraki medeniyetlerde doğrudan bilinen bir figür olarak yaşamaya devam etmemiştir. Yine de, Hititlerin zengin dini mirasında önemli bir yer tutmaya devam etmektedir.
Sonuç olarak, Mezulla Hititler için sadece gökyüzünde yaşayan bir ilah değil, aynı zamanda krallığın, ailenin, savaşın ve geleceğin önemli bir parçasıydı. Onun hikayesi, antik Anadolu’nun mistik dünyasına açılan küçük ama bir o kadar da aydınlatıcı bir pencere sunuyor.