Türk ve Altay mitolojileri, Orta Asya’nın zengin kültürel mirasını yansıtan derin ve renkli bir mitolojik geleneğe sahiptir. Bu mitolojilerde, doğaüstü varlıklar, kahramanlar ve efsaneler geniş bir yelpazede yer almaktadır. Büke ejderhası, bu mitolojik geleneğin önemli bir parçası olan ve genellikle destansı öykülerde ve halk masallarında yer alan bir figürdür.
Büke Ejderhası
Büke ejderhası, Türk ve Altay mitolojilerinde önemli bir yere sahip olan efsanevi bir yaratıktır. Genellikle büyük, güçlü ve korkutucu bir görünüme sahip olarak tasvir edilir. Ejderhalar, Türk ve Altay kültürlerinde çeşitli mitolojik öykülerde rol alırlar ve genellikle doğanın güçlerini temsil ederler. Büke ejderhası da bu anlamda doğanın bir sembolü olarak kabul edilir.
Yılana benzer dev bir sürüngendir. Çoğu zaman kanatlı olarak tasvir edilir. Uçabilir. Ağzından ateş saçar, dişlerinden asit akıtır. Derisi zırh gibi pullarla kaplıdır. Tüm Dünya mitolojilerindeki ortak figürlerden birisidir. Dinozorlar çağından kalma bazı yaratıkların ilkel topluluklardaki düşsel anlatımı olarak düşünülebilir. Moğollarda Buka Noyon devlerin babasıdır ve dokuz oğlu vardır.
Badraç adı verilen ejderha yedi başlıdır. Çin kültüründe Lu (Türkçeleşmiş biçimi Ulu) olarak bilinir. Çin etkileri, Türk ve Moğollarda bu varlığa dair toplumsal anlayışı da değişik oranlarda biçimlendirmiştir.
Türk ve Altay mitolojisinde Ebren veya “Evren” olarak da ifâde edilir. Korkunç bir görünümü vardır. Bazen devâsa bir yılandır. Yeraltındaki mağarada yaşar ve orada bulunan hazîneyi korur. Sularda veya ormanda yaşadığı da anlatılır. Bazen ateşin içinde barınır. Ağzından ateş saçar. Kuraklığın ve ölümün simgesidir. Masallarda suyun önünü keser ve bırakmak için karşılığında kurban ister. Su yaşam demektir, dolayısıyla onu kendi denetimine alarak yaşama sâhip olacaktır. Bir başka açıdan bakıldığında susuz bıraktığı yeryüzüne ölüm ve kaos getirir.
Öteki taraftan bunları elinde bulundurduğu için aynı zamanda bereketi refah ve güç simgesidir. Altay inanışlarında Bükrek (Bukra) adlı iyicil bir ejderha ile Sangal adlı kötücül bir ejderin birbirleriyle yaptıkları savaşlar anlatılır.
Bükrek ve Sangal
Bükrek ve Sangal – Türk ve Altay mitolojisinde bibirleriyle savaşan iki ejderha. Savaşırken, görünümleri Yin-Yang sembolünü anımsatır.
Bükrek
Bükre veya Bukra (Bukrak) olarak da bilinir. İyi niteliklere sahiptir. İnsanlara zarar vermez, hattâ yardımcı olur. Kertenkele görünümlüdür. Kanatları yoktur, bu nedenle uçamaz. Tüm denizleri birbirine bağlayan büyük denizde (okyanusta) yaşar. Uzun bir boynu ve çok güçlü pençeleri vardır. Sesinin de çok güzel olduğu ve dünyanın öbür ucundan bile duyulduğu söylenir. Onun sesini duyan köktücül ejderhalar kaçacak yer ararlar.
Sangal adlı kötü bir ejderha ile dokuz yıl süren bir savaş yapmış ve kazanmıştır. Rivâyetlere göre her bin yılda yeryüzüne inerek durumu kontrol eder.
Sangal
Sürekli birbirleriyle savaşa iki ejderhadan kötü güçleri temsil edenine verilen addır. Bükrek ile yaptığı dokuz yıl süren bir savaşın sonunda yenilmiştir.
Mitolojik Kaynaklar
Türk ve Altay mitolojisinde Büke ejderhasına dair birçok farklı kaynak bulunmaktadır. Bu kaynaklar arasında destanlar, halk masalları, mitolojik metinler ve araştırmacıların çalışmaları yer alır. Özellikle destanlarda, Büke ejderhasının kahramanlarla olan mücadeleleri ve doğaüstü özellikleri anlatılır.
Özellikler
Büke ejderhasının özellikleri mitolojik kaynaklara göre değişiklik gösterebilir. Ancak genellikle, devasa boyutları, ateş püskürtme yeteneği ve güçlü pençeleriyle tasvir edilir. Ayrıca, bazı versiyonlarda zehirli nefesinden bahsedilir ve bu özellikler ejderhanın kahramanlarla olan mücadelesini daha zorlu hale getirir.
Rolü ve Anlamı
Büke ejderhasının mitolojik hikayelerdeki rolü genellikle kahramanlarla olan mücadelelerinde ortaya çıkar. Bu mücadeleler genellikle insanların doğayla olan ilişkisini, hayatın zorluklarını ve insanın karşılaştığı güçlükleri sembolize eder. Ayrıca, Büke ejderhası bazı versiyonlarda doğanın dengesini koruyan bir varlık olarak da kabul edilir.
Sonuç
Türk ve Altay mitolojilerinde Büke ejderhası, zengin ve renkli bir mitolojik geleneğin önemli bir parçasıdır. Efsanelerde, halk masallarında ve mitolojik metinlerde sıkça karşımıza çıkan bu figür, doğanın güçlerini, insanın karşılaştığı zorlukları ve kahramanlığı temsil etmektedir. Büke ejderhası, bu mitolojik geleneğin önemli bir sembolü olarak Türk ve Altay kültürlerinde derin bir etki bırakmıştır.
Kaynaklar:
- Türk Mitolojisi Araştırmaları, Prof. Dr. Ahmet Temir, Ötüken Neşriyat
- Altay Mitolojisi, Prof. Dr. Yavuz Güngör, Kaknüs Yayınları
- “Efsaneler ve Destanlar”, Türk Folklor Araştırmaları, Prof. Dr. Pertev Naili Boratav