
Kore’nin binlerce yıllık tarihine baktığınızda, toprağına, doğasına ve atalarına sıkı sıkıya bağlı bir ruhani yaşam görürsünüz. Halkın sevinçlerini, hüzünlerini, korkularını ve umutlarını ifade ettiği, görünen dünya ile ruhlar alemi arasında köprü kurduğu bu yaşamın en renkli ve dramatik temsillerinden biri de Gut ritüelidir. Belki filmlerde, belki belgesellerde karşınıza çıkmıştır; coşkulu dansları, enerjik müzikleri ve göz alıcı kostümleriyle Gut, sadece bir gösteri değil, aynı zamanda Kore şamanizminin (Muizm) yaşayan kalbidir. Gelin, bu büyülü dünyaya biraz daha yakından bakalım.
Gut Ritüelinin Kökenleri ve Tarihsel Gelişimi
Gut ritüellerinin kökenleri, Kore Yarımadası’nın en eski inanç sistemlerine, yani animizm ve doğa tapıncına dayanır. Tarihin derinliklerinde, insanlar doğanın gücü karşısında çaresiz kaldıklarında, iyi ruhların yardımını istemiş, kötü ruhları uzaklaştırmaya çalışmışlardır. İşte Gut, tam da bu ihtiyacın bir sonucu olarak ortaya çıkmıştır.
Bu ritüeller, yazılı tarih öncesi dönemlere, hatta Budizm ve Konfüçyanizm’in Kore’ye ulaşmasından çok daha eskiye uzanır. Başlangıçta şamanlar, kabile şefleri veya liderleri olabilirken, zamanla ayrı bir ruhban sınıfı olarak belirginleşmişlerdir. Üç Krallık Dönemi’nden (M.Ö. 57 – M.S. 668) itibaren Gut’un varlığına dair tarihi kayıtlara rastlamak mümkündür.
Ancak Gut’un tarihi her zaman parlak olmamıştır. Özellikle Konfüçyanizm’in devlet ideolojisi haline geldiği Joseon Hanedanlığı (1392-1897) döneminde, şamanizm “batıl inanç” olarak görülmüş ve şamanlar genellikle toplumun dışına itilmiştir. Bu dönemde devlet destekli veya saray Gut’ları azalsa da, halk arasında, özellikle kırsal kesimde ve kadınlar arasında yaşamayı sürdürmüştür. Japon sömürge yönetimi (1910-1945) sırasında da benzer bir baskı politikası izlenmiş, geleneksel Kore inançları ve pratikleri bastırılmaya çalışılmıştır. Ancak bu baskılara rağmen Gut ritüeli ve şamanizm tamamen yok olmamış, gizli saklı veya yerel toplulukların desteğiyle varlığını inatla sürdürmüştür.
Modern Kore’de ise Gut’a bakış açısı değişmeye başlamıştır. Artık sadece dinsel bir pratik değil, aynı zamanda önemli bir kültürel miras olarak görülmektedir. UNESCO tarafından tescillenmiş olan kimi Gut türleri de vardır, bu da onların evrensel değerini göstermektedir. Gut, geçmişle bugünü bağlayan, atalardan miras kalan bir ruh ve gelenek köprüsü olmaya devam etmektedir.

Mudang: Ritüelin Başrolündeki Şamanlar
Gut ritüelinin tartışmasız başrol oyuncuları Mudang‘lardır. Mudang, Kore şamanlarına verilen genel addır. Erkek şamanlar için “baksu” terimi de kullanılır, ancak Mudanglar çoğunlukla kadınlardır. Onlar, görünen dünya ile görünmez dünya arasında köprü kuran, tanrılar, ruhlar ve atalarla iletişim kurabilen aracılardır.
Mudang olmak genellikle kişisel bir çağrı veya deneyimle başlar. Buna “sinbyeong” (ruhsal hastalık veya ilahi hastalık) denir. Bu genellikle kontrol edilemeyen fiziksel ve ruhsal acılar, vizyonlar veya garip davranışlarla kendini gösteren zorlu bir süreçtir. Geleneksel inanışa göre bu durum, bir ruhun veya tanrının kişiyi şaman olması için seçtiğinin işaretidir. Bu “hastalık” ancak bir Naerim-gut (şamanlığa giriş ritüeli) yapılarak ve kişi şaman rolünü kabul ederek iyileşir. Yani Mudang olmak seçilen bir yol değil, daha çok kader, bir görevdir.
Bir Mudang, sadece ruhlarla konuşan biri değildir; aynı zamanda yetenekli bir performans sanatçısıdır. Gut sırasında şarkı söylerler, dans ederler, davul ve gong gibi enstrümanlar çalarlar. Renkli, katmanlı kostümler giyerler ve bu kostümler ritüelin farklı aşamalarında veya farklı ruhları çağırırken değişebilir. Mudang’ın performansı, izleyicileri veya katılımcıları da etkileyerek, onları ritüelin enerjisine ve ruhani atmosferine çeker. Onlar aynı zamanda danışman, şifacı ve topluluk içindeki sorun çözücülerdir. Ailevi meselelerden iş sıkıntılarına, hastalıklardan kötü şansa kadar pek çok konuda insanlara rehberlik ederler. Mudang, sadece ruhani lider değil, aynı zamanda halkın içinden biri, onların dertleriyle hemhal olan bir figürdür.

Ritüelin Yapısı: Gori Aşamaları ve Simgesel Anlamları
Bir Gut ritüeli, genellikle tek bir eylemden ziyade, belirli bir sıra izleyen bir dizi aşamadan oluşur. Bu aşamalara Gori adı verilir. Her Gut’un amacı ve uzunluğu farklı olsa da (kimi birkaç saat, kimi haftalarca sürebilir), temel bir yapısal akış genellikle mevcuttur ve bir Gori diğerini takip eder. Her Gori, belirli bir tanrıya, ruha veya amaca adanmıştır ve kendine özgü şarkıları, dansları, kostümleri ve sembolik eylemleri içerir.
Gut’un tipik aşamaları şöyle özetlenebilir:
- Hazırlık ve Alanın Kutsanması: Ritüel alanı temizlenir, dekore edilir ve kutsanır. Sunaklar (sanggam) kurulur, yiyecek ve içecek sunuları (jesa) hazırlanır.
- Ruhların Davet Edilmesi (Cheongbae): Mudang, şarkı ve dans eşliğinde, davul ve gong sesleriyle tanrıları, ruhları ve ataları ritüele davet eder. Bu aşama genellikle oldukça enerjiktir.
- Ruhların Eğlendirilmesi ve Karşılanması (Ollim): Davet edilen ruhlar onurlandırılır. Mudang, ruhların kişiliğine bürünerek (transa geçerek veya rol yaparak) onların hikayelerini anlatır, isteklerini dile getirir. Bu Gori’ler genellikle bol müzik, dans ve mizah barındırır, çünkü ruhların mutlu edilmesi önemlidir.
- Danışma ve Dileklerin İletilmesi (Pyeongsa): Bu aşama, ritüelin amacına göre değişir. Eğer bir şifa Gut’ı ise, hastalığın sebebi ruhlara sorulur. Eğer bereket Gut’ı ise, iyi bir hasat için dilekler iletilir. Mudang, ruhlardan gelen mesajları veya öğütleri katılımcılara aktarabilir. Bu aşama daha sakin ve konuşmaya dayalı olabilir.
- Arınma ve Kötü Ruhların Kovulması (Taeu): Ritüelin amacına bağlı olarak, kötü ruhlar veya olumsuz enerjiler kovulur. Bu genellikle sembolik eylemlerle, ateş kullanılarak veya özel danslarla yapılır.
- Ruhların Yolcu Edilmesi (Songsin): Ritüel sona ererken, davet edilen ruhlara teşekkür edilir ve kendi alemlerine geri dönmeleri istenir. Bu aşama genellikle hüzünlü bir havada geçer.
Her Gori’nin kendi içinde bir bütünlüğü vardır ve hepsi bir araya gelerek Gut’un genel amacına hizmet eder. Gori’ler arasındaki geçişler, Mudang’ın kostüm değiştirmesi, müzikteki tempo ve ritim değişiklikleri gibi unsurlarla belirginleşir. Gori’ler dizisi, görünen ile görünmez, insan ile ilahi arasındaki etkileşimin canlı bir dramasıdır.
Naerim-gut, Dodang-gut ve Ssitgim-gut: Farklı Amaçlara Yönelik Törenler

Gut ritüelleri, yerine getiriliş amaçlarına göre farklı isimler alır. En bilinen ve karakteristik olanlarından bazıları şunlardır:
- Naerim-gut (내림굿 – İniş Gut’ı): Adından da anlaşılacağı gibi, bu Gut, yeni bir kişinin Mudang olması için ruhun “inişini” temsil eder. Az önce bahsettiğimiz sinbyeong deneyiminin ardından, aday Mudang’ın ruhlar tarafından kabul edilmesi ve şamanik yeteneklerinin aktif hale gelmesi için yapılan bir başlangıç, inisiyasyon ritüelidir. Bu, adayın önceki yaşamını geride bırakıp tamamen şaman olmaya adandığı kritik bir dönüm noktasıdır. Genellikle deneyimli Mudang’lar tarafından rehberlik edilir.
- Dodang-gut (도당굿 – Köy Tapınağı Gut’ı): Bu, genellikle ilkbahar aylarında ekim öncesi veya sonbaharda hasat sonrası yapılan topluluk odaklı bir Gut’tır. Köyün veya yerel topluluğun refahı, barışı, iyi bir hasat elde edilmesi, hastalıklardan ve felaketlerden korunma gibi amaçlarla gerçekleştirilir. Dodang-gut, köyün koruyucu tanrılarına (Dodangsin) adanır. Genellikle günler sürebilir ve tüm köy halkının katılımıyla büyük, şenlikli bir atmosferde geçer. Toplumsal bağları güçlendiren bir fonksiyona da sahiptir.
- Ssitgim-gut (씻김굿 – Yıkama/Arınma Gut’ı): Bu Gut, genellikle ölen bir kişinin ruhu için gerçekleştirilir. “Ssitgim”, yani “yıkama” veya “arınma” kelimesinden gelir. Amacı, ölen kişinin ruhunu dünyevi bağlarından, acılarından ve kirlerinden arındırarak, huzur içinde öbür dünyaya geçişini kolaylaştırmaktır. Özellikle Güney Batı Kore’ye özgüdür. Ritüel sırasında sembolik olarak ruhun arındırılmasına yönelik eylemler yapılır, ruhun hikayesi anlatılır ve ona veda edilir. Yas tutan aile için de bir çeşit terapi işlevi görebilir.
Bunların dışında pek çok farklı Gut türü bulunur: Ev kurma Gut’ı, işyeri açma Gut’ı, hastalık iyileştirme Gut’ı, balıkçılık Gut’ı gibi, hayatın neredeyse her önemli olayı veya sorunu için özel bir Gut türü geliştirilmiştir.
Arınma ve Saflık: Ateş, Su ve Beyazın Önemi

Gut ritüellerinde kullanılan birçok sembol ve unsurun derin anlamları vardır. Özellikle ateş, su ve beyaz renk, arınma, saflık ve ruhani dünya ile güçlü bir şekilde ilişkilidir.
- Ateş (Bul): Gut’ta ateş, hem arındırıcı hem de dönüştürücü bir güç olarak kullanılır. Kötü ruhları kovmak, olumsuz enerjileri yakıp kül etmek için ateşten yararlanılır. Örneğin, kağıttan yapılmış sembolik kötü ruh figürleri veya dertleri temsil eden nesneler ateşte yakılabilir. Ateş aynı zamanda aydınlanmayı ve ruhların varlığını da simgeleyebilir.
- Su (Mul): Su, temizliğin ve saflığın evrensel sembolüdür. Gut’ta da bedensel ve ruhsal arınma için kullanılır. Kutsanmış su, ritüel alanını veya katılımcıları temizlemek için serpilebilir. Suyun akışı, yaşamın döngüsünü ve ruhların yolculuğunu da temsil edebilir.
- Beyaz (Hik색): Beyaz renk, Kore kültüründe saflık, temizlik, masumiyet ve ruhaniyetle özdeşleştirilir. Geleneksel olarak yas rengi olması da, beyazın öbür dünya ve ruhani geçişlerle olan bağını gösterir. Mudang’lar kimi zaman, özellikle arınma veya ruhani aleme geçişle ilgili Gori’lerde beyaz kıyafetler giyinebilirler. Sundurmalarda kullanılan kumaşlar veya kağıtlar da sıklıkla beyazdır. Beyaz, görünen dünyanın kirliliğinden uzaklaşmayı ve ruhani bir duruma geçişi simgeler.
Bu elementler ve renkler, Gut ritüelinin tüm aşamalarına serpiştirilmiştir ve her biri, katılımcıların ruhani deneyimini derinleştirmeye hizmet eder. Onlar sadece dekoratif unsurlar değil, aynı zamanda ritüelin amacını ve işlevini destekleyen güçlü sembollerdir.
Jeju Adası’nda Bon-puri Anlatıları ve Yerel Uygulamalar
Kore’nin güneyinde yer alan, volkanik yapısı ve benzersiz doğasıyla ünlü Jeju Adası, anakaradan farklı ve kendine özgü bir şamanizm geleneğine sahiptir. Burada Gut ritüelleri hala güçlü bir şekilde yaşatılır ve adanın kendine has tanrıları ve mitolojisiyle iç içe geçmiştir.
Jeju şamanizminin en büyüleyici ve önemli unsurlarından biri Bon-puri (본풀이) anlatılarıdır. Bon-puri, Jeju Mudangları tarafından Gut ritüelleri sırasında söylenen epik, uzun ve karmaşık şarkı veya anlatılardır. Bunlar, adanın kendine özgü tanrılarının kökenlerini, yaşamlarını, güçlerini ve insanlarla olan etkileşimlerini anlatan mitolojik hikayelerdir. Her Bon-puri genellikle belirli bir tanrıya veya tanrıçaya adanmıştır ve o tanrının ritüelin amacına hizmet etmesi için çağrılmasını sağlar.
Bon-puri’ler, sadece dinsel metinler değil, aynı zamanda Jeju’nun sözlü tarihinin, felsefesinin ve edebi geleneğinin de taşıyıcılarıdır. Yüzlerce, hatta binlerce dize uzunluğunda olabilirler ve Mudanglar tarafından nesilden nesile genellikle ezberlenerek aktarılırlar. Bu anlatılar, adanın yaratılışından, doğanın güçlerine, insan yaşamının zorluklarına ve ölümden sonraki hayata dair derin bilgiler içerir. Bir Bon-puri’nin okunması veya söylenmesi, Gut’un en can alıcı anlarından biridir ve Mudang’ın hem ruhani gücünü hem de performans ustalığını sergilediği bir bölümdür.
Jeju adasında Gut ritüelleri, balıkçı köylerinde deniz tanrıçasına adanan Yongdeung-gut’lar gibi anakaradan farklılaşan özel türlere de sahiptir. Adanın izole coğrafyası, buradaki şamanik pratiklerin daha özgün kalmasına olanak tanımıştır. Jeju’nun taş heykelleri (Dol Hareubang) veya kutsal sayılan “oreum” adı verilen küçük volkanik tepeleri gibi yerel semboller de Gut pratikleriyle bütünleşmiştir.
Sonuç: Gut’un Yaşayan Mirası
Gut ritüeli, Kore’de hala yaşayan, nefes alan bir gelenektir. Belki büyük şehirlerdeki günlük yaşamda eskisi kadar görünür değildir, belki modern hayatın getirdiği değişimlerle biçim değiştirmiştir, ancak kırsal bölgelerde, adalarda ve özellikle zor zamanlarda ruhani destek arayan insanlar arasında varlığını sürdürmektedir. Günümüzde Gut, sadece dini bir pratik olmanın ötesinde, Kore’nin zengin kültürel mirasının, sanatsal ifadesinin ve tarihsel hafızasının da önemli bir parçası olarak kabul edilmektedir.
Gut ritüeli, müzik, dans, drama, kostüm sanatı, mimari ve sözlü edebiyat gibi pek çok sanat formunu içinde barındıran çok katmanlı bir şölen gibidir. O, Kore halkının ruh dünyasına, doğayla ve atalarla kurduğu derin bağa açılan renkli ve enerjik bir penceredir. Gut’u izlemek veya anlamaya çalışmak, Kore’nin ruhunu ve ruhani geleneklerinin ne kadar canlı ve dirençli olduğunu hissetmektir. O, sadece bir “batıl inançlar toplamı” değil, binlerce yıldır süregelen bir ruhani mirasın, Kore halkının görünen ve görünmeyen dünyayla kurduğu karmaşık ve büyüleyici ilişkinin yaşayan bir kanıtıdır.